Examples of using "Żyję" in a sentence and their turkish translations:
Hayattayım.
Ben yemek için yaşarım.
İsveç'te yaşıyorum,
Hâlâ hayatta olmamın nedeni bu.
Ben Sakura gezegeninde yaşıyorum
- Ben bilinmeyen bir yerde yaşıyorum.
- Kuş uçmaz, kervan geçmez bir yerde yaşıyorum.
- Ücra bir yerde yaşıyorum.
Herkes öldüğümü sanıyor.
Tom yaşadığımı bilmiyor.
Bu beni canlı hissettiriyor.
Hayatta olmamı size borçluyum.
Ben yaşadığım sürece, nezaketini asla unutmayacağım.