Examples of using "Indispensabile" in a sentence and their turkish translations:
Sen kaçınılmazsın.
Hiç kimse vazgeçilmez değildir.
Tom vazgeçilmezdir.
O, esastır.
Tom vazgeçilmez değildir.
Yardımın bizim için vazgeçilmezdir.
Hava, yaşamak için vazgeçilmezdir.
Bir bilgisayar şimdi mutlak bir ihtiyaçtır.
Banliyödeki bir yaşam için araba zaruridir.
çünkü şu anda, bizi geriye çeken sistemi
Tuz, pişirme için zaruri bir malzemedir.
Sen gereklisin.
Tom bana gerekli hissettiriyor.