Translation of "Eredità" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Eredità" in a sentence and their turkish translations:

- Abbiamo una ricca eredità storica.
- Noi abbiamo una ricca eredità storica.

Zengin bir tarihsel mirasımız var.

Qualsiasi sia la vostra eredità,

Aile yadigarınız ne olursa olsun,

Tom non ha alcuna eredità.

Tom'un hiçbir mirası yok.

- Mio padre mi ha lasciato una grande eredità.
- Mio padre mi lasciò una grande eredità.

Babam bana büyük bir miras bıraktı.

E nostro dovere lasciare un eredità di speranza ed opportunità

Onlar için ama aynı zamanda onlarla birlikte

E con "nostra" eredità, intendo di tutti gli esseri umani, ovunque.

Tabii miras derken her yerdeki insanları kastediyorum.

Mi piace pensare a questo come la creazione di eredità condivise.

Bu aracı, ortak hatıralar olarak düşünüyorum.

Verso la fine della sua vita, ha iniziato a preoccuparsi molto su quale sarebbe la sua eredità.

Hayatının sonlarına yakın, mirasının ne olacağı hakkında çok endişelenmeye başladı.