Examples of using "Confronto" in a sentence and their turkish translations:
Gerçekleri karşılaştırın.
Fadıl bir çatışma istemedi.
Manhattan ile karşılaştırıldığında böyle görünüyor.
Boyut karşılaştırması artık doğru.
Tom'a kıyasla çok gencim.
Seninki ile karşılaştırıldığında benim arabam küçük.
Çin ve Nijerya'daki iki evi karşılaştıralım.
Düne nazaran bugün hava daha güzel.
Kız kardeşi ile karşılaştırıldığında o çok dakik değil.
Bu bina New York taki gökdelenlerle karşılaştırıldığında küçük.
Ayaklarım seninkilere kıyasla küçük.