Examples of using "Avesse" in a sentence and their turkish translations:
- Sence Tom aç mı?
- Tom'un aç olduğunu mu düşünüyorsun?
- Tom'un acıkmış olduğunu mu düşünüyorsun?
Tom'un haklı olduğunu düşünüyorum.
Tom'un hatalı olduğunu düşündüm.
kurtarma ümidi olmadan evlerinden 240.000 mil yol alırdı .
Tom Mary'nin bir arabası olduğunu sanıyordu.
Keşke onu Tom yapsaydı.
Keşke Tom beni bekleseydi
Eğer treni kaçırmadıysa!
Tom'un bir köpeği olduğunu düşündüm.
Tom'un korktuğunu sanmıyorum.
Tom'un hatalı olduğunu sanmıyorum.
yüzde yüz başarılı olsalar dahi,
Sanırım Tom haklıydı.
Tom'un itiraf ettiğini düşündüm.
Tom'un haklı olduğunu umalım.
Tom haklı gibi görünüyor.
Tom hatalı gibi görünüyor.
Tom'un başarılı olmasını istedim.
Ya Tom haklıysa ne olacak?
Tom üşümüş gibi görünüyordu.
Keşke o, toplantıya katılsaydı.
Tom, Mary'nin hiç arkadaşı olup olmadığını merak ediyordu.
Onun bir lakabı olduğunu bilmiyordum.
Tom'un sana benden bahsettiğini sanıyordum.
Tom'un istifa ettiğini düşündüm.
Tom'un dün yüzdüğünü bilmiyordum.
Tom'un kızıl saçları olduğunu düşündüm.
Jim'in bir hata yaptığını düşünüyorduk.
Tom'un bir ehliyeti olduğunu düşünmüyordum.
Tom bunu yapsa çok şaşırım.
Bu durumun sebebinin
Yağmur yağmış olsaydı gitmezdik.
Sanırım Tom bir Japon arabasına sahipti.
Tom Mary'nin haklı olduğunu umuyordu.
Tom bir planı var gibi görünüyordu.
Tom'un ne yaptığını bilmiyordum.
Tom'un bana yalan söylediğini düşündüm.
Ya Tom bunu yapsaydı?
Tom, Mary'nin bir motosikleti olduğunu şaşırdı.
Tom'un bu öğleden sonra bir toplantısı olduğunu sanıyordum.
Tom'un neden çok korktuğunu merak ediyorum.
Tom'un tost makinesinin fişini zaten çektiğini düşünüyordum.
O bir hayalet görmüş gibi hissetti.
Tom Mary'nin çocukları olduğunu bilmiyordu.
Kitabı okumuş gibi konuşuyor.
Grip olmasına rağmen, o, işe gitti.
Adımı unutmuş gibi görünüyordu.
Düşmanın Tom'u öldürdüğünü düşündüm.
Tom'un yardıma ihtiyaç duyduğunu sanıyordum.
Tom'un bir köpeği olduğunu bilmiyordum.
Tom'un bir erkek kardeşi olduğunu bilmiyordum.
Tom'un onu zaten yaptığını düşündüm.
Tom bir hayalet görmüş gibi görünüyordu.
Tom'un bu gece futbol maçı olduğunu sandım.
O hatalıysa ne olur?
Tom bana Mary'nin korktuğunu düşündüğünü söyledi.
Tom'un bir ay boyunca kalmayı planladığını düşündüm.
Gerçeği bilseydi, bana söylerdi.
Daha sıkı çalışsaydı, sınavı geçerdi.
Tom Mary'nin bir hata yaptığını düşünüyordu.
Mary'nin bir kocası olduğunu bilmiyordum.
Joe'nun tutukluyu vurduğuna inanılıyordu.
- O sanki günlerce yemek yememiş gibi baktı.
- Günlerdir yemek yememiş gibi görünüyordu.
Tom Mary'nin kazanmayı nasıl başardığını merak etti.
Tom Mary'nin vatan hasreti çektiğini düşündü.
Birinin çorbasına zehir koyduğunu düşündü.
Tom'un onun köpeği olduğunu söylediğini düşündüm.
Aç olduğunu düşündüm.
hatta üç kere bakmak zorunda kaldım.
O adamın silahı olduğunu sandım, o yüzden onu vurdum.
O, nasihatimi dinleseydi, şimdi zengin olurdu.
Tom'un onun bir köpek olduğunu söylediğini sandım.
Tom karısının onu neden terk ettiğimi merak ediyordu.
O, Shakespeare'in Romeo ve Juliet'i yazdığını bilmiyordu.
Tom Mary'nin yazdığı şeyin mantıklı olmadığını düşündü.
Eğer Amy buluşmanın iyi geçeceğine göre plan yapsaydı
O, onu daha çok tanısaydı onunla evlenmezdi.
Onun işini terk etmek için karar verdiğini bilmiyordum.
Polisin silahı niçin bulamadığını merak ediyorum.
- Tom Mary'nin korktuğuna şaşırmadı.
- Tom Mary'nin korktuğuna şaşırmış değildi.
- Tom, Meryem'in korkmasına şaşırmadı.
Joan zor bir çocukluk geçirmesine rağmen büyük bir aktris oldu.
Tom Mary'nin hafta sonunu nerede geçirdiğini merak etti.
Tom, Mary'nin valizlerini nereye koyduğunu bilmiyordu.
Ben ona sahip olmanı istedim.
Onları tanıdığını düşündüm.
Ben onları bulduğunu düşündüm.
O, sürüş sırasında yemek yemeseydi, bir kaza geçirmezdi.
ve en yüksek puanı alan kişinin sınıf başkanı olacağını söyledi.
Bir dalgıcın büyük bir midyeden inci almaya çalışırken
Tom Mary'nin onu gerçekten öptüğüne inanamadı.
Tom Mary'nin Fransızcayı kimden öğrendiğini merak etmeye başladı.
New York’ta çiftlikler olduğunu bile bilmiyordum.
Anladığını sanıyordum.
Haklı olduğunu düşünüyordum.
Çocukların olduğunu düşündüm.
Onu tanıdığını düşündüm.
Onu tanıdığını düşündüm.
Eğer doktorunun tavsiyesini dinlediyse, o hâlâ hayatta olabilir.