Examples of using "Róla" in a sentence and their turkish translations:
Ondan haber aldın mı?
Bunu unutmuştum.
Onlar onun hakkında biliyor.
- Ben onun hakkında bir rüya gördüm.
- Onun hakkında bir hayalim vardı.
- Onun hakkında konuşabiliriz.
- Bu konuda konuşabiliriz.
Onunla ilgileneceğim.
Biz bu konuda konuştuk.
Bundan emin olacağım.
Ben onun hakkında duydum.
Onun hakkında biliyordum.
- Bana ondan bahset.
- Deme!
Bana onun hakkında her şeyi söyle.
Ben onun hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
Artık onun hakkında konuşma.
Onun hakkında bir şey biliyoruz.
Onu tamamen unuttum.
Onu hiç duymadım.
Kesinlikle öğrenelim.
- Biz unuttuk.
- Unuttuk.
Onun hakkında duydun, değil mi?
Bir fikrim yok.
Bir ip ucun yok.
Tom bunun hakkında konuştu.
Onun hakkında konuşmak istiyorum.
Onun hakkında ne kadar biliyorsun?
Onlar onun hakkında bilmek istiyor.
Onun hakkında zaten konuştuk.
Ondan sık sık haber alır mısın?
Tom bunu biliyor mu?
O konuyu zaten biliyorum.
Kimse bundan bahsetmiyor.
Bunu kuramlaştırmak zorunda değilsiniz.
Bunu nasıl test edersiniz?
Bu konuda farklı teoriler var,
O ondan bahsetti.
Amcası tarafından bakılıyor.
Ondan hiç haber aldın mı?
Ben ikna oldum.
Onun hakkında bir şey bilmiyorum.
Onun hakkında duymak istemiyorum.
Şimdi bana ondan bahsetmek ister misin?
Neden onu bana anlatmıyorsun?
Emin olmak zorundayız.
Bize bu konudan bahsedilmeliydi.
Bu konuda konuşmak istemiyoruz.
Onun hakkında söylediklerini geri aldı.
Bunun hakkında duymak istemiyorum.
Onun hakkında biliyor musunuz?
Biz bu konuda hiç konuşmadık.
- Tom'un elinde değil.
- Tom'un yapabileceği bir şey yok.
- Tom ona yardım edemez.
Onun hakkında konuşmak istemiyorum.
Bu benim hatam değildi.
Hâlâ onun hayalini kuruyorum.
Onun hakkında kimse bilmiyordu.
Sadece Tom biliyor.
O zamandan beri ondan haber almadım.
Bize onun hakkında bir şey söyle.
Tom bu konuda konuşmayacak.
Bunu daha çok genetiksel anlamda biliyorum.
Onun hakkında bir şey bilmiyoruz.
- Herkes ondan iyi şekilde bahseder.
- Herkes onun hakkında iyi şeyler söylüyor.
- Herkes onun hakkında iyi konuşur.
Onu duydum.
O konudan bahsetmeyeceğim.
en zeki adama açıklanamaz."
Kameraya da hiç alınmamıştır.
Bazılarınız bunu duymuş olabilir,
Amerika'ya gittiğinden beri ondan haber aldın mı?
O, gizlice bana onun resmini gösterdi.
O, bana fotoğrafını gizlice gösterdi.
Gerçek şu ki, onun hakkında hiçbir şey bilmiyor.
Biz onu duymak istiyoruz.
Gerçekten şimdi bu konuda konuşmak ister misin?
Tom ikna etti.
Biz onunla ilgileneceğiz.
- Birkaç gün içinde onun hakkında konuşacağız.
- Birkaç güne onun hakkında konuşacağız.
Tom'un bilmesi gerekmiyor.
Onun hakkında ne duyduğunu bilmiyorum.
Benim hatam olmadığına yemin ederim.
Lütfen zamanında ayrıldığımıza emin ol.
Bir haftadır ondan haber almadım.
- Annen biliyor mu?
- Anneniz biliyor mu?
Konu hakkında fikri olmayan birçok insan var.
Henüz bu konuda sana söyleyemem.
- Tom belki bunu hak etmiştir.
- Tom'un layığı buydu belki de.
Onlar bunu zaten biliyorlar.
Bu konu hakkında artık konuşulanları duymak istemiyorum.
Ellerini üzerinden çek.
Neden şimdi bu konuda konuşmuyoruz?
Bunun hakkında daha fazla bilgi edinmek istemez misin?
Seni sevmemek elimde değil.
Hâlâ hakkında bilmediğimiz pek çok şey var.
fakat konuşabilmemiz lazım
Geleceğin hakkında fikrim yoktu.
Ben hâlâ ondan haber almadım.
Gözlerimi ondan alamıyorum.