Examples of using "Lányt" in a sentence and their turkish translations:
acımasızca.
Kızı tanıyorum.
Kızı gördüm.
Ben bir kız görüyorum.
Kızı dürüstlüğü için övdü.
Bu kızı tanıyor musun?
Senin gibi bir kız arıyorum.
O kızı tanıyor musun?
Aynı kızı seviyoruz.
Çocuk kızla alay etti.
O kızı bir yerde görmüş olabilirim.
Onun gibi bir kızla evlenmek istiyorum.
Oradaki kıza bak.
Kızı bulmadık.
Ben bir genç kızın yardım çağrısı yaptığını duydum.
Zavallı kızı yalnız bırak.
Hiç kız öptün mü?
- Nehirde yüzen kızı gördüm.
- Kızın nehirde yüzdüğünü gördüm.
Ali kızı bakışlarıyla yedi.
Böyle güzel bir kız hiç görmedim.
Dünyanın herhangi bir yerinde her yedi dakikada bir
İngilizceyi iyi konuşan bir kız tanıyorum.
- Bu iki kızdan hangisini sevdiğini biliyorum.
- Bu iki kızdan hangisini beğendiğini biliyorum.
- Bu iki kızın hangisinden hoşlandığını biliyorum.
Saçları beline inen bir kız gördüm.
Pencerenin yanında duran kızı tanıyor musun?
Sevimli kız, zombi bir köpek tarafından ısırılıp zombiye dönüştü.
O sadece para almak için kızı soğukkanlılıkla öldürdü.
Tom Mary gibi bir kadını geçindirmek için yeterli para kazanmıyor.