Examples of using "Hagyták" in a sentence and their turkish translations:
Onlar Tom'a ihanet etti.
Onlar sorunu çözümsüz bıraktılar.
Biri ışıkları açık bıraktı.
Kapı açık bırakılmıştı.
Onlar seni görmeme izin vermeyecek.
hedeflerimizden ve çabalarımızdan asla vazgeçmememizi sağlayan insanlar.
Önceki kiracılar, mekanı darmadağın bırakmış.
Bu bisiklet bu ayın başından beri buraya bırakıldı.