Translation of "ügyben" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "ügyben" in a sentence and their turkish translations:

Üzleti ügyben utazott.

O, iş için seyahate gitti.

Sürgős ügyben kell intézkednem.

Katılacak acil bir konum var.

Üzleti ügyben ment oda.

O, iş için oraya gitti.

Üzleti ügyben vagyok itt.

Ben iş için buradayım.

Üzleti ügyben vagy itt?

Sen iş için mi buradasın?

és elkezdtem írogatni ez ügyben,

Bu yüzden bir şeyler yazmaya başladım.

Kérlek, tegyél valamit ez ügyben.

Lütfen onunla ilgili bir şey yap.

Azt hittem, üzleti ügyben jöttél.

İş için geldiğini düşündüm.

Ez ügyben nem tehetek semmit.

Onun hakkında bir şey yapamam.

Mit fogunk tenni az ügyben?

Onun hakkında ne yapacağız?

Mit lehet ez ügyben tenni?

Bunun hakkında ne yapılabilir.

Üzleti ügyben látogattunk el Yokohamába.

İş için Yokohama'yı ziyaret ettik.

Már beszéltem Tomival ebben az ügyben.

Tom'la zaten o konu hakkında konuştum.

Üzleti ügyben, vagy szórakozni megy külföldre?

- Yurtdışına eğlence için mi yoksa iş için mi çıktınız?
- Yurtdışına eğlence için mi yoksa iş için mi çıktın?

Gyakran látogatja meg Japánt üzleti ügyben.

İş için sık sık Japonya'yı ziyaret eder.

Úgy tűnik, érintett a gyilkossági ügyben.

O cinayet davasına karışmış gibi görünüyor.

Szerintem nem szolgáltattak igazságot ez ügyben.

Bu olayda adaletin olduğunu sanmıyorum.

Ma este elutazom Chilébe üzleti ügyben.

Bu gece iş için Şili'ye seyahat edeceğim.

Teljesen egyedül vagyok ebben az ügyben.

Bu konuda tamamen yalnızım.

A rendőrség elfogta az ügyben gyanúsított személyt.

Polis olaydaki şüpheliyi tutukladı.

A főnök Tomot üzleti ügyben Bostonba küldte.

Patron Tom'u iş için Boston'a gönderdi.

Tudunk róla, és tennünk kéne valamit ez ügyben.

Bunu biliyoruz ve buna yönelik bir şeyler yapmamız gerek.

Tom tagadta, hogy bármilyen szerepe lenne az ügyben.

Tom olaya karıştığını kabul etmedi.