Examples of using "Hittem" in a sentence and their turkish translations:
Ben senin uyuduğunu düşündüm.
Size inandım.
Ben onun hasta olduğunu düşündüm.
Sana güvenebileceğimi düşündüm.
Önce sana inanmadım.
Senin evine gittiğimizi düşündüm.
hazır olduğumu düşünsem de
Onun öldüğünü düşündüm.
Ona inanamadım.
Seni kaybettiğimi düşündüm.
Bıçaklandığımı düşündüm.
Onlara inanmadım.
Ona inanmadım.
Neredeyse ona inanamadım.
Ben öleceğimi düşündüm.
Hiç aramayacaksın sandım.
Zeki olduğunu sanıyordum." dedik.
- Ben gözlerime güçlükle inandım.
- Neredeyse gözlerime inanamıyordum.
Gözlerime inanamadım!
Ben ücretsiz olduğunu düşündüm.
Şimdiye kadar onu öğrenmiş olduğunu düşündüm.
Açık olduğunu sanıyordum.
Aç olduğunu düşündüm.
Gözlerime inanamadım.
Kulaklarıma inanamadım!
Senin Boston'a gittiğini düşündüm.
Tom'un müzisyen olduğunu düşündüm.
Beni sevdiğini düşünüyordum.
Onu sevdiğini düşünüyordum.
Başta ona inanmadım.
Birinin öldüğünü düşündüm.
Ben onların hepsinin Kanadalı olduğunu sanıyordum.
Başlangıçta Tom'a inanmadım.
Mutlu olduğunu varsaydım.
Onun hasta olduğunu düşündüm.
Tom'u tanıdığını düşündüm.
O, düşündüğümden daha kolaydı.
Senin bir baron olduğunu düşündüm.
Onun daha kolay olacağını düşündüm.
- Tom'un bunu yaptığını düşündüm.
- Bunu Tom'un yaptığını düşündüm.
Ben senin farklı olacağını düşündüm.
Tom'un okulda olduğunu düşündüm.
Babamın beni öldüreceğini düşündüm.
Bir sıfırı eksik yazdıklarını sandım.
Ama düşündüğümden de zordu.
İş için geldiğini düşündüm.
Tom'un çok da eve gittiğini düşündüm.
Bana güvendiğini düşündüm.
Bana çok sinirlendiğini düşünüyordum.
Senin Tom'un arkadaşı olduğunu sanmıştım.
Çok daha şişman olacağını düşündüm.
Benimle gurur duyarsın sanmıştım.
Bunun bir şeye değebileceğini düşündüm.
Tom ile birlikte Boston'da olduğunu düşündüm.
Kaybettiğimi sandığım bir şeyi buldum.
Gitarını getirdiğini sandım.
Ben kırmızı şaraptan nefret ettiğini sanıyordum.
Çocukların olduğunu düşündüm.
Ben 2.30 dediğimizi sanıyordum.
Onun sen olduğunu düşündüm.
Onun bir köpek olduğunu düşündüm.
Tom ile yaşadığını sanıyordum.
Onun göğüslerinin daha büyük olduğunu sanıyordum.
Tom'un hasta olduğunu sanıyordum.
Tom'un evli olduğunu düşündüm.
Çarpışacağımızı düşündüm.
Ben zaten yatakta olduğunu düşündüm.
Başımın patlayacağını düşündüm.
Tom'un Boston'da yaşadığını düşünüyordum.
Bunu seveceğini düşündüm.
Tom'un bekar olduğunu düşünüyordum.
Ailenle birlikte yaşadığını düşündüm.
Ben gerçekten kazanacağımızı düşündüm.
Tom'un zengin olduğunu düşündüm.
Sizin Tom'u tanıyacağınızı düşündüm.
Bu seyahat uyarıları, alıkonulmalar
bende bir terslik olduğunu düşündüm.
Bu iş bitti diye düşündüm. Tamamen kayboldu.
Yani resmen... ...gözlerime inanamadım.
İlk başta, balık avlayacağını düşündüm.
Sesini duyduğumu düşündüm.
Tom'un benim tarafımdan hayal kırıklığına uğratılacağını düşündüm.
Tom'un bütün sorularınızı cevapladığını düşündüm.
Seni sonsuza dek kaybettiğimi düşündüm.
Hayaletlere inanmadığını sanıyordum.
Mary'nin beni sevdiğini sanıyordum.
Zaten Tom'la konuştuğunu düşündüm.
Senin bu bölgeyi bildiğini sanıyordum.
Onu hayal ettiğimi sandım.
Annemin beni öldüreceğini düşündüm.
Ben sonsuza dek birlikte olacağımızı düşündüm.
Hiç gelmeyeceksin sanmıştım.
Bunu Tom'un tamir ettiğini düşündüm.
Bunu daha önce konuştuğumuzu sanıyordum.
Tom'un hâlâ evde olduğunu sanıyordum.
Ben amcanın Nyíregyháza'da yaşadığını sanıyordum.
Sende zaten bir tane var sanıyordum.