Examples of using "Zubereiten" in a sentence and their turkish translations:
Bir omlet pişirebilir misin?
Bir salata hazırlayabiliriz.
Kız kardeşim kahvaltı hazırlayacak.
Pastırma ve yumurta pişireceğim.
Ben omlet bile yapamam.
Sana sıcak bir yemek hazırlayayım mı?
Kim yemek pişirecek?
Öğle yemeği yapmak zorundayım.
Tom benim için bir şey pişirmesini isteyip istemediğimi sordu.
eğer bir anne çocuğuna salçalı ekmek veya sandviç hazırlayacaksa
"Parti için yapacak bir sürü yemek var." "Yardım edeceğim."
- Mary'ye bu gece bize yemek hazırlaması için izin vereceğiz.
- Mary'nin bu akşam bizim için akşam yemeği hazırlamasına izin vereceğiz.
Çin yemekleri pişirmeye gelince kocam bir uzman.
Eski bir tencerede lezzetli yiyecekler pişirebilirsiniz.