Examples of using "Wunderbares" in a sentence and their turkish translations:
Ne kadar harika bir makine.
O, harika bir sanat çalışması.
Tom ve Mary heyecan verici bir şey keşfettiler.
Bir kitap harika bir hediye.
O, bana harika bir hediye verdi.
Harika bir macera olacak.
Yarın sabah uyandığınızda, harika bir şey bulacaksınız.
İki insan birbirini anlarsa evlilik harika bir şey olabilir.
Eski bir tencerede lezzetli yiyecekler pişirebilirsiniz.