Examples of using "Wenigsten" in a sentence and their turkish translations:
Hepsinin içinde en az havuçları severim.
En az meşgul olduğum gün cumadır.
En az sevdiğin yiyecek hangisidir?
- Bu, en az ilginç olandır.
- En az ilginç olan budur.
Burada görmeyi umacağım son insansınız.
En sevmediğin huyun hangisi?
İnsanlar köknar ağacının bir kısmının yenebildiğini bilmezler.
- Matematik en az öğrenmek istediğim konu.
- Matematik en az öğrenmek istediğim ders.
Avukatlar ve oto tamircileri en az güvendiğim insanlardır.
Bu ideal değil, fakat en az tatmin edici olmayan çözüm.
Pazar en az meşgul olduğum gündür.
Mary muhtemelen sınıfındaki en utangaç ve kendine en az güvenen bir kızdı.
O, yemek sunulduğunda doğru tuvalete gitmek zorunda. O hep böyle uygunsuz zamanlarda bir şeyler yapıyor.
İnsanlar köknar ağacının bir kısmının yenebildiğini bilmezler. Çok enerji vermeyecektir, ama elbet bir şey verecek.