Examples of using "Verrücktes" in a sentence and their turkish translations:
Tom aptalca bir şey yapmayacak.
Sadece çılgınca bir şey yapmanı istemiyorum.
cep telefonuna tuvalet ekleyecekleri günü bekliyorum. Âlemsin!
Tom'un çılgınca bir şey yapmayacağından oldukça eminim.
Tom dağın diğer tarafında tuhaf bir şey gördüğünü söyledi.