Translation of "Tanaka" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Tanaka" in a sentence and their turkish translations:

- Ich heiße Ichirō Tanaka.
- Ich heiße Ichiro Tanaka.

Benim adım Ichiro Tanaka.

Ist Tanaka schon zurückgekehrt?

Tanaka zaten döndü mü?

Tanaka kann gut Klavier spielen.

Tanaka iyi piyano çalar.

Herr Tanaka ist Arzt, oder?

Bay Tanaka bir doktor, değil mi?

Lass mich dich Herrn Tanaka vorstellen.

- Sizi Bay Tanaka ile tanıştırayım.
- Sizlere Tanaka Bey'i takdim etmeme izin veriniz.

Darf ich Ihnen Herrn Tanaka vorstellen?

Size Bay Tanaka'yı tanıtabilir miyim?

Herr Tanaka kann gut Klavier spielen.

Bay Tanaka piyanoyu iyi çalabilir.

Da fragst du besser Dr. Tanaka.

Sen Dr.Tanaka'ya sorsan iyi olur.

Ich verkehre nicht mehr mit Herrn Tanaka.

Artık Bay Tanaka ile görüşmüyorum.

Herr Tanaka rief während Ihrer Abwesenheit an.

Sen dışarıdayken Bay Tanaka aradı.

Herr Tanaka scheint sehr reich zu sein.

Bay Tanaka çok zengin görünüyor.

Herr Tanaka ist ein Freund von uns.

Bay Tanaka bizim arkadaşımızdır.

- Herr Tanaka zeigte uns viele Bilder seines Neugeborenen.
- Herr Tanaka hat uns viele Bilder seines Neugeborenen gezeigt.

Bay Tanaka bize yeni doğmuş çocuğunun bir sürü resmini gösterdi.

Herr Tanaka ist gerade nicht an seinem Schreibtisch.

Bay Tanaka şu anda masasında değil.

Herr Tanaka scheint die Prüfung bestanden zu haben.

Bay Tanaka sınavı geçti gibi görünüyor.

Herr Tanaka scheint die Prüfung geschrieben zu haben.

Bay Tanaka sınavını yapmış gibi görünüyor.

Ich habe im letzten halben Jahr nichts von Tanaka gehört.

Son altı aydır Tanaka'dan haber almadım.

Gestern sagte man mir, ich sähe aus wie Kohei Tanaka.

Dün bana Kohei Tanaka'ya benzediğim söylendi.

Hallo! Ich bin Ichirō Tanaka. Schön, Sie kennen zu lernen.

Merhaba! Ben Ichirou Tanaka. Tanıştığımıza memnun oldum.

Dr. Tanaka führte in zwei Jahren Experimente an dreihundert Ratten durch.

Dr. Tanaka üç yüz fare üzerinde iki yıldır deneyler gerçekleştirdi.

Durch ihren langjährigen Aufenthalt in Amerika spricht Frau Tanaka ausgezeichnet Englisch.

Bayan Tanaka yıllardır Amerika'da bulunduğu için çok iyi İngilizce konuşur.

Jede Woche legt Frau Tanaka ein bisschen Geld auf die hohe Kante.

Her hafta, Bayan Tanaka kötü gün için biraz para tasarruf eder.

Mein Name ist Tanaka und ich bin nebenan eingezogen. Freut mich, Sie kennenzulernen.

Benim adım Tanaka, az önce bitişiğe taşındım. Tanıştığıma memnun oldum.

Frau Tanaka, die neue Lehrerin, bietet interessierten Schülern eine zweimal wöchentlich stattfindende Japanisch-AG an.

Bayan Tanaka, yeni öğretmen, Japoncayı haftada iki kez ilgili öğrencilerine müfredat dışı etkinlik olarak öneriyor.