Examples of using "Seltsamen" in a sentence and their turkish translations:
O, tuhaf bir şapka giydi.
Mayuko garip bir rüya gördü.
Tom tuhaf şartlarda öldü.
O tuhaf bir rüya gördü.
Mayuko tuhaf bir rüya gördü.
Tom'un tuhaf bir rüyâsı vardı.
Lütfen benim garip rüyalarımı yorumla.
Onun garip bir adı var.
O tuhaf bir rüya gördü.
Senin garip bir mizah duygun var.
Gaydalar çok garip bir ses çıkarırlar.
gibi garip bir isimdeki bir izleyicimiz
Dün gece tuhaf bir rüya gördüm.
Garip şeyler burada olma eğilimindedir.
Tom tuhaf bir espri anlayışı var.
Uyuklarken tuhaf bir rüya gördüm.
- Dün gece çok garip bir rüya gördüm.
- Dün gece çok tuhaf bir rüya gördüm.
Portakal ağzımda garip bir tat bıraktı.
Hiç böyle garip bir alışkanlık duydunuz mu?
Tom uyandığında kendini garip bir odada buldu.
Bu sütün tuhaf bir tadı var.
Çok garip bir durumda olduğumu hayal ettim.
Demokrasiye uymayan garip bir durumla karşı karşıyayız.
Garip bir rüya gördüm.
Kendi hâlindeki vahşi bir hayvan, ziyarete gelen bu garip insan yaratığından ne kazanabilir ki?
Okulda İngilizce öğrenmek zorunda kaldığımda zaman zaman tüm düzensizlik ve garip kurallardan yakınırdım.