Translation of "Schrauben" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Schrauben" in a sentence and their turkish translations:

Ich muss diese Schrauben festziehen.

Bu civatayı sıkmak zorundayım.

Du musst die Schrauben da anziehen.

Sen o vidaları sıkmak zorundasın.

Er hat ein paar Schrauben locker.

- Onun bir tahtası eksik.
- Onun aklından zoru var.

Die innere Luke wurde mit 6 großen Schrauben befestigt, die manuell

İç kapak, bir anahtarla manuel olarak sökülmesi gereken 6 büyük cıvata ile yerine sabitlendi

Selbst wenn die Schrauben rechtzeitig entfernt worden sein könnten, öffnete sich die Luke nach innen und wurde so

Cıvatalar zamanında çıkarılabilse bile, kapak içeriye doğru açıldı ve böylece