Translation of "Saal" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Saal" in a sentence and their turkish translations:

- Du schmücktest den Saal.
- Du hast den Saal geschmückt.

Salonu dekore ettin.

Der Saal war rappelvoll.

Oda tıka basa doluydu.

Du hast den Saal geschmückt.

Salonu dekore ettin.

Wenn Sie heute diesen Saal verlassen,

Bu yüzden, bugün bu odadan ayrıldığınızda,

Es waren viele Gäste im Saal.

Salonda çok fazla misafir vardı.

Es waren hundert Leute im Saal.

Salonda yüz kişi vardı.

Dieser Saal kann dreihundert Personen aufnehmen.

Bu oda üç yüz kişiliktir.

Im Saal befand sich eine große Menschenmenge.

Salonda büyük bir kalabalık vardı.

Im Saal befand sich ein kleines Publikum.

Salonda az sayıda seyirci vardı.

Das Fest fand in einem Saal statt.

Parti büyük bir odada gerçekleşti.

Die Anzahl der Stühle im Saal beträgt achtzig.

Salondaki sandalye sayısı 80'dir.

Es war kein einziger freier Stuhl im Saal.

Salonda bir tek boş koltuk yoktu.

Eine tödliche Stille machte sich im Saal breit.

Salonda ölüm sessizliği yayılmaya başladı.

Das Konzert hat mir schon gefallen — bis auf die Tatsache, dass es kalt im Saal war.

Ben salonun soğuk olması dışında konserden zevk aldım.

- Jemand hat seinen Regenschirm auf dem Flur vergessen.
- Jemand hat seinen Regenschirm im Saal stehen lassen.

Biri şemsiyesini salonda bıraktı.