Translation of "Packen" in Turkish

0.014 sec.

Examples of using "Packen" in a sentence and their turkish translations:

- Bist du schon mit Packen fertig?
- Sind Sie schon mit Packen fertig?
- Seid ihr schon mit Packen fertig?

Paketlemeyi bitirdin mi?

Ich werde dir packen helfen.

Hazırlanmana yardım edeceğim.

Ich sollte anfangen zu packen.

Toparlanmaya başlamalıyım.

Tom machte sich ans Packen.

Tom paketlemeye başladı.

Tom ist oben am Packen.

Tom alt katta bavul hazırlıyor.

Hilfst du mir meinen Koffer packen?

Valizimi toplamama yardım eder misin?

- Bist du fertig mit Packen?
- Hast du fertig gepackt?
- Hast du schon fertig gepackt?
- Bist du schon mit Packen fertig?
- Sind Sie schon mit Packen fertig?
- Seid ihr schon mit Packen fertig?

Eşyalarını topladın mı?

- Tom fing an, seinen Rucksack zu packen.
- Tom machte sich daran, seinen Rucksack zu packen.

Tom sırt çantasını toplamaya başladı.

Packen wir das zusammen und gehen los.

Bunu toplayıp yürümeye başlayacağız.

Ich bin gerade mit dem Packen fertig.

Az önce paketlemeyi bitirdim.

Ich muss mit dem Packen fertig werden.

Paketlemeyi bitirmem gerekiyor.

- Bitte einpacken.
- Packen Sie es bitte ein.
- Packe es bitte ein.
- Packen Sie sie bitte ein.
- Pack sie bitte ein.
- Packen Sie ihn bitte ein.
- Pack ihn bitte ein.

Lütfen onu paketleyin.

Ich soll die Klapperschlange also am Schwanz packen?

Çıngıraklı yılanı kuyruğundan tutarak yakalamamı istiyorsunuz demek?

Der Mann versuchte mich am Kragen zu packen.

Adam beni yakamdan yakalamaya çalıştı.

Packen Sie Ihre Sachen zusammen! Sie sind entlassen!

Valizlerini topla. Kovuldun.

Kannst du mir am Samstag beim Packen helfen?

Paketlemek için cumartesi günü bana yardım edebilir misin?

Könntest du diese Taschen in den Kofferraum packen?

Bu poşetleri bagaja koyar mısın?

Du musst den Stier bei den Hörnern packen.

Boğayı boynuzlarıyla satın almalısın.

Sollen wir sie am Schwanz packen, oder den Kopf fixieren?

Onu kuyruğundan mı yakalayalım, başından mı?

Packen wir sie am Schwanz oder fixieren wir den Kopf?

Onu kuyruğundan mı yakalayalım, başından mı?

Soll ich sie am Schanz packen oder den Kopf fixieren?

Onu kuyruğundan mı yakalayayım, başından mı?

Packen wir sie am Schwanz oder fixieren wir ihren Kopf?

Onu kuyruğundan mı yakalayalım, başından mı?

Sollen wir sie am Schwanz packen oder ihren Kopf fixieren?

Onu kuyruğundan mı yakalayalım, başından mı?

Soll ich sie am Schwanz packen oder ihren Kopf fixieren?

Onu kuyruğundan mı yakalayalım, başından mı?

- Ich muss jetzt fertigpacken.
- Ich muss jetzt zu Ende packen.

Paketlemeyi bitirmem gerekiyor.

Soll ich sie am Schanz packen oder fixieren wir den Kopf?

Onu kuyruğundan mı yakalayalım, başından mı?

Sollen wir sie am Schwanz packen oder fixieren wir ihren Kopf?

Onu kuyruğundan mı yakalayalım, başından mı?

Soll ich sie am Schwanz packen oder fixieren wir ihren Kopf?

Onu kuyruğundan mı yakalayalım, başından mı?

Du hast recht: es gibt viel zu tun. Packen wir’s also an!

Haklısın, yapılacak çok şey var. O halde başlayalım!

Oder wir packen sie am Schwanz und bleiben weit weg von ihrem Kopf.

Ya da kuyruğunu tutmaya ve başından uzak durmaya çalışırım.

Oder ich versuche, sie am Schwanz zu packen, weit weg von ihrem Kopf.

Ya da kuyruğunu tutmaya ve başından uzak durmaya çalışırım.

Oder wir versuchen, sie am Schwanz zu packen, weit weg von ihrem Kopf.

Ya da kuyruğunu tutmaya ve başından uzak durmaya çalışırım.

Oder ich versuche, den Schwanz zu packen und weit weg vom Kopf zu bleiben.

Ya da kuyruğunu tutmaya ve başından uzak durmaya çalışırım.

Oder wir versuchen, sie am Schwanz zu packen und bleiben weg von ihrem Kopf.

Ya da onu kuyruğundan tutmaya ve başından uzak durmaya çalışırım.

- Kannst du das Huhn packen?
- Kannst du das Huhn einfangen?
- Kannst du das Huhn fangen?

Tavuğu yakalayabilir misin?

- Könntest du mir diese Taschen ins Auto tun?
- Würdet ihr mir diese Taschen in den Wagen packen?
- Könnten Sie diese Taschen für mich in das Auto legen?

Benim için şu çantaları arabaya koyar mısınız?