Translation of "Miene" in Turkish

Tom ging mit zufriedener Miene.

Tom memnun görünerek gitti.

Zieh nicht so eine saure Miene!

Böyle ekşi bir yüz yapma.

Er zog mit trauriger Miene von dannen.

Yüzünde üzgün bir bakışla gitti.

Es fiel Tom schwer, keine Miene zu verziehen.

- Tom'un ciddi kalması zordu.
- Tom'un gülmeden durabilmesi zordu.

Tom und Maria sahen sich mit besorgter Miene an.

Tom ve Mary yüzlerindeki ilgili ifadelerle birbirine baktı.

Im schlimmsten Fall machen wir eben gute Miene zum bösen Spiel.

En kötü durum senaryosunda elimizden geldiği kadar mutlu görünmek zorunda kalacağız.

Die Miene des Jungen zeigte seine Enttäuschung, aber dennoch schaute er mit einem Funken Hoffnung zu uns auf.

Çocuğun ifadesi hayal kırıklığını gösterdi, ama öyle olsa bile o umut ışığı ile yüzümüze baktı.