Examples of using "Sahen" in a sentence and their turkish translations:
Onların hepsi Tom'a baktı
Dikkatle izlediler.
Onlar TV izliyorlardı.
Onlar hiçbir şey görmediler.
Herkes sarsılmış görünüyordu.
- Hiç kimse memnun görünmüyordu.
- Herkes mutsuz görünüyordu.
Herkes hayal kırıklığına uğramış görünüyordu.
Herkes bana bakıyordu.
Onlar haberleri gördü.
Herkes mutlu görünüyordu.
Çocuklar bir şey görmediler.
Onun odaya girişini gördüm.
Ana'da kendilerini gördükleri yerlere.
getirdiklerini gördük...
Herkes mutlu görünüyordu.
Onlar çok mutlu görünüyorlardı.
Kayaları patlatan işçiler gördük.
Onlar arasında çarpıcı bir benzerlik vardı.
Herkes merakla Tom'a bakıyordu.
Onlar garsonun aceleyle geldiğini gördüler.
Tom ve Mary John'u gördü.
Onlar Pedro'yu sanat öğretmeniyle konuşurken gördüler.
Birkaç saniye izledik,
- Orada garip bir hayvan gördüler.
- Onlar orada tuhaf bir hayvan gördüler.
Tom ve Mary birbirlerine bakıyorlardı.
Onların Beyzbol oynamasını izledik.
Biz ufkun üstünde güneşin doğuşunu gördük.
Önümüzde bir kale gördük.
Biz arabanın çalıştığını gördük.
Hepimiz pencereden dışarı baktık.
Dağın üstünde bulutlar gördük.
Hem Tom hem de Mary John'u gördü.
Kızlar birbirlerine baktılar.
Bay Sato'nun odadan ayrıldığını gördük.
Gönüllülerimiz fazlasıyla tatsız filmler izledi
Bunu birkaç kez izledik sonra
Çünkü boş proje olarak görüyorlardı
Oyundaki çocuğu seyrediyorduk.
Biz uzakta bir kale gördük.
Uzakta bir kuş gördük.
Karanlıkta loş bir ışık gördük.
Gölette birçok canlı balık gördük.
Onların üçü sadece Tom'a baktı.
Çocukların oynamasını izledik.
Tom ve ben afal afal birbirimize baktık.
Tom ve Mary birbirlerine bakmaya devam etti.
Tom ve Mary birbirine baktı ve omuz silkti.
Tom ve Mary gergince birbirine baktı.
Tom ve Mary sessizce birbirine baktı.
Tom ve Mary konuşmadan birbirlerine baktılar.
Tom ve Mary endişeyle birbirine baktı.
Tom ve Mary birbirine güvensizlikle baktı.
Onu gördük.
Tom ve Mary'nin her ikisi de üzgün görünüyorlardı.
Biz Jane'in nehir boyunca yüzdüğünü gördük.
Biz adayı uzaktan gördük.
Tom'u gördüler.
Tom ve Mary birbirine şüpheyle baktı.
Çocukların odaya girdiğini gördük.
Tom ve Mary birbirlerine baktı.
Tom ve Mary uzun bir süre boyunca birbirlerine baktılar.
Rus tanklarını gördüklerinde ise şok olmuşlardı
Okinawa'yı ziyaret ettiğimizde kuşu gördük.
Onlar gördükleri karşısında şaşırmıştı.
Geçit töreninin caddeden aşağıya doğru ilerlediğini gördük.
Garsonun kapıdan geldiğini gördük.
Tom ve Mary birbirlerine bakıp güldüler.
Tom ve Mary endişeli bir şekilde birbirlerine baktı.
Tom ve Mary birbirlerinin gözlerinin içine baktılar.
Tom ve Mary birbirlerinin gözlerine baktı.
Uzakta beyaz bir gemi gördük.
Televizyonda annemizin bürosunu alevler içinde gördük.
Bir yabancının eve girdiğini gördük.
Bunlar patlamayı gören kişiler.
Lastikte bir çivi sıkıştığını gördük.
Herkes hasta görünüyordu.
Evden çıkarken onu gördük.
Polisi görünce koşmaya başladılar.
Evimizde oturduk ve TV seyrettik.
Beni gördükleri anda el salladılar.
Ama gördükleri en inanılmaz şey ana gezegenleri idi.
Tom ve Mary birbirlerine baktılar ve ayağa kalktılar.
Tom ve Mary bir süreliğine birbirlerine baktılar.
Tom ve Mary pencereden birbirine baktı.
Tom ve Mary yüzlerindeki ilgili ifadelerle birbirine baktı.
Tom ve Mary bir an için birbirine baktı.
Tom arkadaşlarının kendisinin ağladığını görmesini istemiyordu.
Eski binanın yıkıldığını gördük.
Tom ve Mary birlikte gün batımını izledi.
O gözden kayboluncaya kadar onu izledim.
Onlar yıldızı görünce çok sevindiler.
Onlar karanlık çökene kadar kazları izlediler.
Öpüşmek üzerelermiş gibi görünüyorlardı.
Tom ve Mary bir romantik komedi izlediler.
Tom ve Mary birlikte havai fişekleri izlediler.
Tom ve Mary birbirlerine ve sonra da John'a baktılar.
Bildiğiniz gibi, medya dersi için çok fazla film izledik.