Examples of using "Möglich“" in a sentence and their turkish translations:
Bu gerçekten mümkün mü?
hayvanlar mümkün oldu.
Değişim mümkün.
zaman yolculuğu mümkün!
Her şey mümkündür.
- Bu mümkün mü?
- Bu mümkün olur muydu?
Mümkündür.
Her şey mümkün görünüyordu.
Bu mümkün olurdu.
Bu olanaklı mı?
Bu mümkün mü?
Bu hâlâ mümkün.
Bu artık mümkün değil.
Bunun mümkün olduğunu düşündüm.
Ancak şu ihtimali düşünelim ki
Peki zaman yolculuğu mümkün mü?
Mümkün değil.
O, oldukça mümkündür.
Bu nasıl mümkün olabilir?
Eğer mümkünse, bu hafta sonu.
Bu mümkün, değil mi?
Belki o mümkün olur.
O mümkün değil.
Bu gerçekten mümkün mü?
Kesinlikle mümkündür.
O şimdi mümkün mü?
Mümkün değil mi?
Mümkün değil mi?
Bu mümkün, değil mi?
O mümkün olacak.
Birlikte, her şey mümkün.
Yarın mümkün olurdu.
Onun mümkün olması gerekir.
Mümkün olduğunca kısa sürede gel.
Mümkün olursa sana yardım ederim.
Bana bunun nasıl mümkün olduğunu söyle.
Mümkün olduğunca açık konuşun lütfen.
Bu oldukça mümkündür.
Bu gerçekten mümkün mü?
İşte bunlar zaman yolculuğu ile mümkün
O nasıl mümkün olabilir?
Mümkün olduğunca çabuk gel.
Onu mümkün kıldın.
Bu mümkün değil.
- Mümkün olduğu kadar çabuk yanıtla!
- En kısa sürede cevapla!
- Mümkün olduğunca kısa sürede cevapla!
Bunun teorik olarak mümkün olduğunu tahmin ediyorum.
Beyin nakli yapmak gerçekten mümkün mü?
- Başka bir dünya mümkündür.
- Başka bir dünya mümkün.
Bu mümkün olmayacak.
Televizyonda her şey olabilir.
O artık mümkün değil mi?
Ne yazık ki bu mümkün değildir.
Mümkün olduğu kadar çok okuyun.
Hiçbir şeyin mümkün olduğuna inanmıyorum.
O sadece mümkün değil.
Bu artık mümkün değil.
O mümkün değil.
Bana bunun nasıl mümkün olduğunu söyle.
Mümkün olduğu kadar çabuk başlamak zorundasın.
Lütfen mümkün olduğunca kısa sürede bana yaz.
farz edelim ki mümkün bence değil ama farz edelim ki mümkün
Mümkün olduğu kadar çabuk ayrılmayı planlıyoruz.
ve ilk defa bunu gerçekten yapabiliyoruz.
Bu şimdiden mümkün.
Mümkünse deniz minarelerini haşlayın.
Eğer ki o kaçak satış olasaydı
ormanları mümkün olduğunca eski haline getirerek,
- Mümkün olduğu kadar kısa sürede gel.
- Lütfen en kısa sürede gel.
- Lütfen mümkün olduğunca en kısa sürede gelin.
Mümkün olduğunca kısa sürede onu yaptır.
Onun yalan söylüyor olması mümkündür.
O mümkün mü?
Susuz hiçbir yaşam mümkün değildir.
Bu mümkün, ama olası değildir.
O, onun nasıl mümkün olduğunu soruyor.
Mümkün olduğunca az yedim.
Mümkünse tek kişilik bir oda istiyorum.
Bu kolay değil ama mümkün.
Ortak bir Avrupa kimliği mümkün mü?
Bu şimdi bile mümkün olmazdı.
Sence de bu mümkün değil mi?
Ben kaçamadım.
- Bunun mümkün olduğunu düşünüyorum.
- Mümkün olduğunu düşünüyorum.
Ayrıca bu kesinlikle söz konusu değil.