Translation of "Einleiten" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "Einleiten" in a sentence and their turkish translations:

Wir müssen Schritte einleiten, um die Luftverschmutzung zu vermeiden.

- Hava kirliliğini önlemek için önlemler almalıyız.
- Hava kirliliğini önlemek için tedbirler almak zorundayız.
- Hava kirliliğini önlemek için adımlar atmak zorundayız.

Ein Kind wurde aus den Armen seiner Mutter geschleudert, als das Flugzeug beim Einleiten des Landeanfluges in starke Turbulenzen geriet.

Bir bebek iniş öncesinde inişe başlarken bir uçak şiddetli türbülansa çarptığında bir bebek annesinin kollarına atıldı.