Examples of using "Stellen" in a sentence and their turkish translations:
İşe giriyor musun?
Bir soru sorabilir miyim?
Tom kendini polise ihbar etmek istiyordu.
Hayal edin:
Ve karantina altına alınmasını sağlayın
Televizyonu kısar mısın?
Sen korkularınla yüzleşmelisin.
Bir soru sormak istiyorum.
Radyoyu kısar mısın?
İki soru sormak istiyorum.
merak eden soru sormak isteyen varsa
Bunu bir saniyeliğine düşünün.
Onlar annelerine soru soruyorlar.
Bir tuzak kurmalıyız.
Sana bazı soruları sorabilir miyim?
Bir arama ekibi organize edelim.
Haydi siper alalım.
Birkaç soru sorabilir miyim?
Biz artık bir şey yapmayız.
Soruları kim soracak?
- Biz kadın istihdam etmiyoruz.
- Biz kadınları işe almıyoruz.
Öğretmene her gün sorular sorarız.
Sana kişisel bir soru sorabilir miyim?
Sana kişisel bir soru sorabilir miyim?
Lütfen müziğin sesini azaltır mısın?
Sana bazı sorular sorabilir miyim?
Sana birkaç soru sormak istiyoruz.
Lütfen televizyonu kısar mısın?
Size kişisel bir soru sorabilir miyim?
Sana bir soru daha sorabilir miyim?
Sana kişisel bir soru sorabilir miyim?
Aptalca bir soru sorabilir miyim?
Üç numara: Açık uçlu sorular sorun.
Yosun karanlık, nemli ortamlarda büyür.
Bir yaz medeniyeti hayal edin,
nasıl bunu benim karşıma çıkarıyor diye
Sana bu soruları soracağım.
Karşılık olarak her zaman bir soru sorabilirsin.
Bu yaşlı adamlar erkek giysileri üretiyor.
Birkaç soru sorabilir miyim?
Bir soru sormak istiyorum.
Takip sorularını sormayı unutma.
TV'nin sesini kısabilir miyim?
O, soruları sorabilir ve cevaplayabilir.
- İki soru sormak istiyorum.
- İki soru yöneltmek istiyorum.
Bavullarımı nereye koyayım?
Ona bir soru sormak zorundayım.
Bir soru sormak istiyorum.
Tom kendini polise teslim etmek istedi.
Tom kendini ihbar etmek için tek başına karar verdi.
Aynı soruyu tekrar sorabilirim.
Ben Tom'a bazı sorular sormak istiyorum.
Sana bir soru sormak zorundayım.
Bazı sorular soralım.
Gerçekle yüzleşmelisin.
Onlar ne tür sorular soracaklar?
Eşlerini memnun etmeyi severler.
O sayının kaç basamağı var.
Köpekler trafik için ciddi bir tehlikedir.
Tom'un sormak istediği bazı soruları vardı.
John'u memnun etmek kolaydır.
Bazı sorular sorabilir miyim?
Milyonlarca işçi işlerini kaybetti.
Lütfen motorunuzu kapatın.
Tom'a bir soru sormalıyım.
Alarmını kurmayı unutma.
Sana bazı sorular sormak istiyorum.
Sana basit bir soru sorayım.
Tom John'un ona sormasını istediği soruyu Mary'ye sormayı unuttu.
Ben size birkaç soru daha sorabilir miyim?
Sanırım Tom'a bazı sorular sormak istiyorsun.
Sana biraz daha soru sormam gerekir.
Özel bir soru sormak istedik:
O musluğu neden kapatmıyorsunuz?
Güneş ışığı olmayınca yosunlar oksijen üretmeyi bırakıyor.
bu soruları sormak en doğal hakkımız
işte bu destanımızı terörle yan yana koydular
kendime bu soruları sormaya karar verdim ve
- Pardon ama radyoyu kısabilir misin acaba?
- Radyoyu kısar mısınız?
O, sorular sormaya utanır.
Onu oraya koy.
Sana patavatsız bir soru sorabilir miyim?
Sana bir soru sorayım.
Sadece Tom'a bir soru sormak istiyorum.
Ben sadece bir soru sormak istiyordum.
Bir soru sorabilir miyim?
Tom bize birkaç soru sormak istiyor.
Ben de sana aynı şeyi soracaktım.