Translation of "Adoptiert" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Adoptiert" in a sentence and their turkish translations:

Tom wurde adoptiert.

Tom evlatlıktı.

Du bist adoptiert.

- Sen evlat edinildin.
- Sen evlatlıksın.

Tom ist adoptiert?

Tom evlatlık mı?

Er wurde adoptiert.

O evlat edinildi.

Tom ist adoptiert.

Tom evlat edinilmiş.

Wir haben Tom adoptiert.

Tom'u evlat edindik.

Eine amerikanische Familie wurde adoptiert

Amerikalı bir aileye evlatlık verildi

Nun, schließlich wurde Amerika adoptiert

E abi sonuçta Amerika'ya evlatlık verilmiş

Wir haben ein Kind adoptiert.

Biz bir çocuğu evlatlık aldık.

Sie haben das Waisenkind adoptiert.

Onlar kimsesiz çocuğu evlat edindi.

Er hat ein Waisenkind adoptiert.

O bir yetim aldı.

Weiß Tom, dass er adoptiert wurde?

Tom kendinin evlatlık olduğunu biliyor mu?

Tom hat einen russischen Satz adoptiert.

Tom bir Rusça cümleyi sahiplendi.

Ich wusste nicht, dass ich adoptiert war.

Evlat edinildiğimi bilmiyordum.

- Sie haben ein Kind adoptiert.
- Sie adoptierten ein Kind.

Onlar bir çocuğu evlet edindi.

- Er adoptierte das Waisenkind.
- Er hat das Waisenkind adoptiert.

O, yetimi evlatlık kabul etti.

Tom und Maria haben ein Kind aus Russland adoptiert.

Tom ve Mary, Rusya'dan bir çocuk evlât edindi.

Tom und Maria haben einen Jungen aus China adoptiert.

Tom ve Mary, Çinli bir oğlan çocuğunu evlat edindiler.

- Sie haben das kleine Mädchen adoptiert.
- Sie adoptierten das kleine Mädchen.

O, küçük kızı evlatlık aldı.

In seinem letzten Atemzug sagte er ihm, dass er adoptiert war.

Son nefesinde, ona evlat edinildiğini söyledi.

Ich habe diesen Satz nur adoptiert – ich habe ihn nicht selbst geschrieben.

Ben bu cümleyi sadece sahiplendim. Onu kendim yazmadım.

- Wir haben einen Jungen adoptiert.
- Wir haben einen Jungen bei uns aufgenommen.

Bir erkek çocuk evlat edindik.

- Tom und Mary haben drei Kinder adoptiert.
- Tom und Mary adoptierten drei Kinder.

Tom ve Mary üç çocuğu evlat edindiler.

„Du bist gar nicht meine richtige Schwester. Du wurdest adoptiert.“ – „Das ist nicht wahr!“

"Sen gerçek kız kardeşim değilsin. Sen evlatlık alındın." "Bu doğru değil!"

Da sie selbst keine Kinder bekommen können, haben Tom und Maria ein kleines Mädchen adoptiert.

Tom ve Mary'nin kendi çocukları olamayınca onlar küçük bir kızı evlat edindiler.

Ich denke, es ist an der Zeit, dass wir Tom sagen, dass er adoptiert wurde.

Sanırım onun evlatlık alındığını Tom'a söylememizin zamanı geldi de geçiyor.

Tom und Maria haben zwei Kinder adoptiert, deren Eltern bei einem Selbstmordattentat ums Leben kamen.

Tom ve Mary ana-babası bir intihar bombacısı tarafından öldürülmüş iki çocuğu evlat edindiler.