Translation of "Amerika" in Turkish

0.016 sec.

Examples of using "Amerika" in a sentence and their turkish translations:

- Kommst du aus Amerika?
- Kommt ihr aus Amerika?
- Kommen Sie aus Amerika?

Sen Amerika'dan mısın?

Amerika liebt dich.

Amerika seni seviyor.

- Er möchte nach Amerika gehen.
- Er will nach Amerika.

O, Amerika'ya gitmek istiyor.

- Sie möchte nach Amerika gehen.
- Sie will nach Amerika.

O, Amerikaya gitmek istiyor.

- Er ging nach Amerika.
- Er ist nach Amerika gegangen.

O, Amerika'ya gitti.

- Was weißt du über Amerika?
- Was wissen Sie über Amerika?
- Was wisst ihr über Amerika?

Amerika hakkında ne biliyorsun?

- Er war damals in Amerika.
- Er war gerade in Amerika.

O, o zaman Amerika'da idi.

- Sie wurde in Amerika geboren.
- Sie ist in Amerika geboren.

O, Amerika'da doğdu.

- Kolumbus entdeckte Amerika im Jahr 1492.
- Kolumbus entdeckte Amerika 1492.

Kolomb 1492'de Amerika'yı keşfetti.

- In Amerika fahren die Autos rechts.
- In Amerika gilt Rechtsverkehr.

- Amerika'da arabalar yolun sağ tarafını kullanırlar.
- Amerika'da arabalar yolun sağ tarafından giderler.

- Er kehrte nach Amerika zurück.
- Sie kehrte nach Amerika zurück.

Amerika'ya geri döndü

In Amerika als Besonderheit.

Amerika kıtasında çok sıra dışı kabul edildik.

Amerika und die Sowjetunion

Amerika ve Sovyetler Birliği

Kolumbus hat Amerika entdeckt.

- Columbus Amerikayı keşfetti.
- Kolomb, Amerika'yı keşfetti.

Er ging nach Amerika.

O, Amerika'ya gitti.

Lucy kommt aus Amerika.

- Lucy Amerika'dan geldi.
- Lucy Amerikalıdır.

Ich fliege nach Amerika.

Amerika'ya uçakla gidiyorum.

Amerika ist ein Einwandererland.

- Amerika bir göçmenler ülkesidir.
- Amerika, göçmenler ülkesidir.

Ich komme aus Amerika.

Ben bir Amerikalıyım.

Amerika ist sehr groß.

Amerika çok büyüktür.

Sie ging nach Amerika.

O, Amerika'ya gitti.

Er will nach Amerika.

Amerika'ya gitmek istiyor.

Amerika ist ein Einwanderungskontinent.

Amerika göç alan bir kıtadır.

Wer hat Amerika entdeckt?

Amerika'yı kim keşfetti?

Er war in Amerika.

O, Amerika'da bulunmuştur.

- Ich war schon zweimal in Amerika.
- Ich war zweimal in Amerika.

İki kez Amerika'da bulundum.

- John flog mit dem Flugzeug nach Amerika.
- John flog nach Amerika.

John havayolu ile Amerika'ya gitti.

- Ich war nie in Amerika.
- Ich bin niemals in Amerika gewesen.

Amerika'da asla bulunmadım.

- Wart ihr letzten Monat in Amerika?
- Waren Sie letzten Monat in Amerika?
- Warst du letzten Monat in Amerika?

Geçen ay Amerikada mıydın?

- Eines Tages möchte ich nach Amerika gehen.
- Ich will eines Tages mal nach Amerika.
- Ich will irgendwann mal nach Amerika.

Bir gün Amerika'ya gitmek istiyorum.

Was machte er in Amerika?

Amerika'da ne işi vardı ki

In Amerika im Jahre 1884

Amerika'da 1884 yılında

Es hätte Amerika fast herausgefordert

Amerika'ya adeta meydan okuyordu

Nun, schließlich wurde Amerika adoptiert

E abi sonuçta Amerika'ya evlatlık verilmiş

Endlich ging er nach Amerika.

Sonunda, o, Amerika'ya gitti.

Er ist nach Amerika gegangen.

O, Amerika'ya gitti.

Ich musste nach Amerika gehen.

Amerika'ya gitmek zorunda kaldım.

Englisch wird in Amerika gesprochen.

İngilizce Amerika'da konuşulur.

Wir importieren Mehl aus Amerika.

Biz Amerika'dan un ithal ederiz.

Sie wurde in Amerika geboren.

O, Amerika'da doğdu.

Ich war nie in Amerika.

Amerika'ya hiç gitmedim.

Ich gehe zurück nach Amerika.

Ben Amerika'ya döneceğim.

Sie geht zurück nach Amerika.

O, Amerika'ya geri gidiyor.

Ich will in Amerika leben.

Amerika'da yaşamak istiyorum.

Ich möchte nach Amerika gehen.

Amerika'ya gitmek istiyorum.

Kaoru ist nach Amerika gegangen.

Kaoru Amerika'ya gitti.

Er kam zurück aus Amerika.

- O, Amerika'dan geri geldi.
- Amerika'dan geri döndü.
- Amerika'dan döndü.

Sie ist nach Amerika gegangen.

O Amerika'ya gitti

Sie ist nach Amerika gezogen.

O Amerika'ya taşındı.

Sein Neffe lebt in Amerika.

Yeğeni Amerika'da yaşıyor.

Amerika besteht aus fünfzig Staaten.

- Amerika 50 eyaletten oluşmaktadır.
- Amerika'da 50 eyalet vardır.

John wurde in Amerika geboren.

John, Amerika'da doğdu.

Kolumbus entdeckte Amerika per Zufall.

Colombus'un Amerika'yı keşfi tesadüfiydi.

Ich wurde in Amerika geboren.

Ben Amerika'da doğdum.

Amerika ist geteilter denn je.

- Amerika her zamankinden daha bölünmüştür.
- Amerika her zamankinden daha fazla bölünmüştür.

- Orangensaft ist der beliebteste in Amerika.
- Apfelsinensaft ist der beliebteste in Amerika.
- Saft von Orangen ist der beliebteste in Amerika.
- Saft von Apfelsinen ist der beliebteste in Amerika.

Portakal suyu, Amerika'nın en popüler meyve suyudur.

- Der Atlantische Ozean trennt Amerika von Europa.
- Der Atlantik trennt Amerika von Europa.

Atlas Okyanusu Amerika'yı Avrupa'dan ayırır.

- Schau auf diese große Karte von Amerika.
- Schauen Sie auf diese große Karte von Amerika.
- Schaut auf diese große Landkarte von Amerika.

Amerikanın bu büyük haritasına bak.

Also, was machte er in Amerika?

Peki Amerika'da ne işi vardı değil mi?

Hani war sehr gut in Amerika

Hani çevresi Amerika'da çok iyiydi ya

Lucy ist eine Studentin aus Amerika.

Lucy Amerikalı bir öğrencidir.

Er ist vorgestern nach Amerika gefahren.

Önceki gün Amerika'ya hareket etti.

Welche Sprachen spricht man in Amerika?

Amerika'da hangi diller konuşulur?

Amerika schaffte die Sklaverei 1863 ab.

Amerika 1863 yılında köleliği halletmiştir.

Sie ist vorgestern nach Amerika gefahren.

- Evvelki gün Amerika'ya yola çıktı.
- Önceki gün Amerika'ya hareket etti.

Ich reiste via Amerika nach Europa.

Amerika yoluyla Avrupa'ya gittim.

Können wir Amerika eine Absage erteilen?

Amerika'ya "hayır" diyebilir miyiz?

Morgen werde ich nach Amerika gehen.

Yarın Amerika'ya gideceğim.

Warst du schon einmal in Amerika?

Amerika'da hiç bulundun mu?

Japan hat weniger Einwohner als Amerika.

Japonya'nın nüfusu Amerika'dan daha azdır.

Diesen Sommer gehe ich nach Amerika.

Bu Yaz Amerika'ya gidiyorum.

Welche Sprache spricht man in Amerika?

Amerika'da hangi dil konuşulur?

Was ist ihr Eindruck über Amerika?

Amerika izleniminiz nedir?

Das ist genau was Amerika braucht.

Amerika'nın ihtiyacı olan şey tam olarak budur.

Ist John endgültig nach Amerika zurückgekehrt?

John geri dönmemek üzere Amerika'ya döndü mü?

Er ging über Amerika nach Europa.

O, Amerika yoluyla Avrupa'ya gitti.

Wann wurde Amerika unabhängig von England?

Amerika İngiltere'den ne zaman bağımsız oldu?

Amerika wurde 1492 von Kolumbus entdeckt.

Amerika 1492 yılında Columbus tarafından keşfedildi.

Viele Kriminelle in Amerika sind drogenabhängig.

- Amerika'daki çoğu suçlu, uyuşturucuya bağımlıdır.
- Amerika'da çoğu suçlu uyuşturucuya bağımlıdır.

In Amerika gibt es fünfzig Staaten.

Amerika'da elli eyalet vardır.

Gehst du nächsten Monat nach Amerika?

Gelecek ay Amerika'ya gidecek misin?

Sie war letzten Monat in Amerika.

O, geçen ay Amerika'da idi.

Amerika ist führend in der Raumfahrttechnik.

Amerika uzay teknolojisinde ilerdedir.

Er machte eine Reise nach Amerika.

O, Amerika'ya seyahate gitti.

Ich will nächstes Jahr nach Amerika.

Gelecek yıl Amerika'ya (ABD) gitmeyi planlıyorum.

Wann geht es denn nach Amerika?

Amerika'ya ne zaman gidiyorsun?

- Sein Wunsch war es, nach Amerika zu gehen.
- Es war sein Wunsch, nach Amerika zu gehen.

Onun dileği Amerika'ya gitmekti.

- Ich habe einen Freund, der in Amerika lebt.
- Ich habe eine Freundin, die in Amerika lebt.

Amerika'da yaşayan bir arkadaşım var.

- Ich habe gestern einen Studenten aus Amerika getroffen.
- Ich habe gestern einen Schüler aus Amerika getroffen.

Dün Amerikalı bir öğrenci ile tanıştım.

Das Amerika in die Welt exportieren will.

çağ dışı patent sistemi.

Amerika drehte sich mit zerkratztem Kopf um

Kafasını kazıtmış bir şekilde ise Amerika döndü

Sein Wunsch ist, nach Amerika zu gehen.

Onun isteği Amerika'ya gitmektir.

Er ist letzte Woche nach Amerika gegangen.

O, geçen hafta Amerika'ya gitti.

Ich ging nach Amerika um zu studieren.

Öğrenim yapmak için Amerika'ya gittim.

Nächstes Jahr werde ich nach Amerika gehen.

Gelecek yıl Amerika'ya gideceğim.