Examples of using "Abwarten" in a sentence and their turkish translations:
- Beklemek ve görmek zorunda kalacaksınız.
- Beklemeniz ve görmeniz gerekecek.
- Beklemek ve görmek zorunda kalacaksınız.
- Beklemeniz ve görmeniz gerekecek.
Bekleyelim ve görelim ve biraz çay içelim.
Ne olacağını bekleyip göreceğim.
Biz sadece beklemek ve görmek zorunda olacağız.
Yapmanız gereken bütün şey beklemek ve görmektir.
Bunun olup olmayacağını görelim.
Bekle, daha uzun nefesli kişi sensin.
Bekleyip Tom'un ne diyeceğini görelim.
Karanlıktan faydalanmak için geceyi beklemesi gerek.
Onunla tanışmak için can atıyorum.
Tom Mary ile tanışmak için sabırsızlanıyor.
Sadece ne olduğunu görmek için beklemek zorunda kalacağız.
Ben pastayı yemek için sabırsızlanıyorum.
Bir başka trenin varışı için trenimizin hala beklemesi gerekiyor.
Koltuklar hazır oluncaya kadar bir süre beklemekten başka bir şey yapamayız.
Seni görmek için sabırsızlanıyorum.