Examples of using "Menge" in a sentence and their turkish translations:
Kalabalık tezahürat yaptı.
- Birçok balık öldü.
- Bir sürü balık öldü.
Kalabalık balatayı sıyırıyor.
O çok bilir.
Kalabalık sakinleşti.
O çoğa mal oldu.
Kalabalık çıldırdı.
Birçok kitap aldım.
Bölgede çokca buz var.
Onun çok miktarda kitabı var.
Onun çok fazla öğretmenlik deneyimi var.
Onun bir sürü tanıdıkları var.
- Onun bir sürü kitabı var.
- Onun çok sayıda kitabı var.
Bu bir sürü iş.
Çok zamanım var.
Ne çok kalem!
Tom kalabalıkta kayboldu.
Tom'un bir sürü arazisi var.
Tom bir sürü araziye sahip.
Mary birçok takı takar.
Çok eğleniyorum.
Çok zamanın vardı.
Bol miktarda yiyeceğimiz var.
Çok para borçluyum.
Senin bir sürü arkadaşın var.
Çok eğleniyoruz.
Bir sürü zamanı boşa harcıyoruz.
O, çok sayıda pul topladı.
Tom'un hükümete bir sürü vergi borcu var.
Tom gerçekten çok şey biliyor.
Pek çok fikrim var.
O çok halk dansları bilir.
Tom'un çok parası var.
Tom'un bir sürü kitabı var.
Onun hakkında çok şey biliyorum.
Çok eğleniyorum.
Ann'in birçok arkadaşı var.
O bir hayli çok.
Tom'un bir sürü tanıdıkları var.
Doz zehiri belirler.
Tom çok fazla soru soruyor.
Tom gerçekten şanslıydı.
Bir sürü çocuk tavşanı kovaladı.
Asal sayılar kümesi sayılabilir.
O, beni bir sürü sorundan kurtaracaktır.
Şubat ayında çok karımız var.
Bu tür yosunlarda bir sürü besleyici madde vardır.
Onlar buna miktarda sahipler.
Böyle bir altınfıçı kaktüsünde bol miktarda iyi sıvı bulunur.
Onun tur vuruşu kalabalığı heyecanlandırdı.
Yanımda çok param var.
Dean, yemeği gerçekten bir kenara bırakabilir.
Çok miktarda yemek artığı içeride kaldı.
Ağaç üzerinde bol miktarda portakal vardır.
Kumarbaz epey para kaybetti.
Dedektifin birçok macerası vardır.
Yankesici kalabalıkta kayboldu.
Kalabalıkta kayboldum.
O, çok eğlenceli gibi görünüyor.
Bu proje çok para yer.
- Çok eğleneceğiz.
- Çok güzel vakit geçireceğiz.
Tom Mary'ye bir sürü ödünç para verdi.
Avustralya'da mineraller bol miktarda bulunur.
O çok para kazandı.
O, bir sürü iş gibi görünüyor.
Bu çok eğlenceliydi.
- O bir yığın paraya mal oldu.
- O bir çuval paraya mal oldu.
Burada bir sürü oyuncak var.
Tom hızla kalabalıkta kayboldu.
Orada bir sürü insan vardı.
Doğum gününde çok hediye alacaksın.
- Çok kitap satın aldım.
- Ben bir sürü kitap aldım.
Bir sürü hata yaptım.
Kalabalık oditoryuma akın etti.
Tom çok gürültü yapıyordu.
Bugün yapacak çok işimiz var.
Proje büyük miktarda para gerektiriyor.
Proje çok para gerektirir.
Kalabalık kazananı alkışladı.
Kalabalıktan bir çığlık yükseldi.
Ben çok para kazanmak istiyorum.
Tom çok para kazandı.
Tom'un ebeveynlerinin çok parası var.
Polisler kalabalığı dağıttı.
Tom bana çok para borçlu.
Kalabalık alkışa boğuldu.
Ben çok para biriktirdim.
Stadyumda bir sürü insan vardı.
Onunla kalabalıkta buluştum.
Tom bir sürü hurda biriktirdi.
Tom şimdi çok parası var.
Yapacak çok işimiz var.
Bizim gerçekten çok ortak yönümüz var.
Tom'un bir sürü değerli kitapları var.