Examples of using "Gingen" in a sentence and their turkish translations:
Onlar sörf yapmaya gittiler.
Balığa gittiler.
Herkes ayrıldı.
Onlar üst kata çıktı.
Biz merdivenlerden yukarı çıktık.
Onlar yürümeye devam ettiler.
Onlar uzaklara gittiler.
Biz yürümeye başladık.
Herkes uyumaya gitti.
- Onlar oraya gitti.
- Onlar oraya gittiler.
Onlar birlikte gittiler.
Biz dansa gittik.
Kör adam yavaşça yürüdü.
O hariç hepimiz gittik.
Hazine aramaya gittiler.
- Yıllar geçip gitti.
- Yıllar geçti gitti.
- Seneler geçip gitti.
- Seneler geçti gitti.
Onlar nereye gitti?
Onlar kendi yollarına gittiler.
Işıklar kapalı.
Onlar yürüdü.
Onlar halka açık yüzme havuzuna gittiler.
Asansörün kapıları kapandı.
Onlar dışarı çıktılar.
Plaja gittik.
Biz nehre gittik.
Biz Gifu'ya gittik.
Kızlar alışverişe gitti.
Sessizce gittiler.
- Kahvaltı yapmak için aşağıya indik.
- Kahvaltı yapmak için aşağı kata indik.
Onlar üç mil öteye yürüdü.
Birdenbire ışıklar yandı.
Biz cadde boyunca yürüdük.
Birçok küçük şirketler iflas etti.
Biz hariç herkes gitti.
Nehir boyunca yürüdük.
El ele gittiler.
Göl kıyısı boyunca yürüdük.
Odama doğru yürüdük.
- Sahilde gezinti yaptık.
- Sahilde yürüyüşe gittik.
Öğrenciler tek sıra halinde yürüdüler.
Bir sürü İtalyan Avustralya'ya gitti.
Tom ve Mary yürümeye başladılar.
Birlikte plaja gittik.
Sahil boyunca yürüdük.
Biz yüz yarda daha yürüdük.
Onlar zıt yönlere gittiler.
Biz 2.30'da gittik.
Tüm malzemeler tükendi.
Sonra tiyatroya gittik.
Biz güvertede yürüyorduk.
Tom ve Mary birlikte gittiler.
Tom ve Mary balık tutmaya gitti.
Tüm öğrenciler eve döndü.
- Işık aniden söndü.
- Birden ışık söndü.
Tom ve Mary yan yana yürüyordu.
Tom ve Mary sahile gitti.
Günlerce birbirlerinden kaçındılar.
oraya sek sek yaparak giderdik
Şimdiye kadar Ay'a 12 kişi gitti
Biri hariç tüm işçiler eve gitti.
Dün gece sinemaya gittik.
Dar bir patika boyunca yürüdük.
Biz yol boyunca yavaşça yürüdük.
- Anne ve babası onu bir yürüyüş için götürdüler.
- Onun ebeveynleri onu yürüyüşe götürdü.
Onlar dar bir patika boyunca yürüdüler.
Onlar art arda gittiler.
Biz İtalyan pizzacısına gittik.
Tom ve Mary dışarı çıktılar.
Birlikte okuldaydık.
Arkadaşlarımızla alışverişe gittik.
Onların bu yöne gittiğini düşünüyorum.
Tom ve Mary birlikte çevreyi dolaştı.
Onlar ormana girdiler.
Uçağa bindik.
Dar bir yol boyunca gittik.
Tom ve Mary yan yana yürüdü.
Onlar el ele tutuşarak plajda yürüdüler.
İşçiler greve gittiler.
Bir süre sonra yeniden yürümeye başladılar.
Onlar kapıya doğru yürüdü.
Arkadaşlarımız parkta biraz yürüyüş yaptılar.
Onlar köprüye doğru yürüdü.
Birçok genç Romalı Yunanistan'a gitti.
Tom ve Mary birlikte balık tutmaya gitti.
Onlar peş peşe odadan çıktılar.
Halka açık bir havuza gittik.
Tom ve Mary yağmur yağmasına rağmen yürüyüşe çıktı.
Tom ve Mary birlikte hayvanat bahçesine gittiler.
Tom ve Mary lunaparka gittiler.
Karanlığın örtüsü altında yol aldık.
Parka gidip orada oynadık.
Arada sırada birlikte alışverişe gittiler.
Birçok insan konsere gitti.
On gün geçti.