Examples of using "Simone" in a sentence and their turkish translations:
MP: Biliyor musunuz, bu hafta Simone'a diyordum ki
Simone, lütfen gidin ve masayı hazırlayın.
Simone George: Mark'ı ilk gördüğümde görme engelliydi.
Simone ve ben temel bir soruyla yüzleştik:
Simone'a ve bana uzman görüşü sunuldu.