Translation of "S'inquiètent" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "S'inquiètent" in a sentence and their turkish translations:

- Ils s'inquiètent pour la paix.
- Elles s'inquiètent pour la paix.

- Onlar barış için endişeliler.
- Onlar barış için endişe duyuyorlar.

Je ne voulais pas qu'ils s'inquiètent.

Onların endişelenmesini istemedim.

Beaucoup d'entre eux décrochent car ils s'inquiètent

Çoğu, okulu bırakıyor çünkü endişe içindeler;

Les jeunes me disent également qu'ils s'inquiètent du chômage,

Ayrıca gençler bana istihdam konusundaki kaygılarını

Les jeunes me disent également qu'ils s'inquiètent de la violence.

Gençler ayrıca bana şiddetle ilgili kaygılarından bahsediyorlar.

Quand les parents s'inquiètent de leurs propres compétences en maths

Kendi matematik becerilerinden endişe eden

Ils s'inquiètent de ne pas recevoir l'éducation dont ils ont besoin.

İhtiyaç duydukları eğitimi alamayacaklarından korkuyorlar.

Il n'est pas étonnant que les filles s'inquiètent de leur avenir.

Yani kızların gelecekle ilgili kaygılarına şaşırmamak gerek.

- Ils s'inquiètent pour rien.
- Ils se font du souci pour rien.

Onlar hiçbir şey hakkında endişelenmiyorlar.

Qu'ils s'inquiètent de ne pas acquérir les compétences dont ils ont besoin.

ihtiyaç duydukları becerileri edinemediklerini söylüyorlar.

Certains Japonais s'inquiètent de la manière dont leur pays est perçu par les yeux des étrangers.

Bazı Japonlar ülkelerinin yabancıların gözünde nasıl göründüğü hakkında endişeli.

La cigarette électronique est mise en avant comme une saine alternative aux cigarettes, mais les autorités sanitaires s'inquiètent des effets à long terme sur la santé des consommateurs.

Elektronik sigaralar, tütüne karşı sağlıklı bir alternatif olarak teşvik ediliyor ama sağlık otoriteleri, kullanıcılar üzerindeki uzun vadeli etkilerine dikkat çekiyor.