Examples of using "Eux" in a sentence and their turkish translations:
umut ve fırsat bırakmak bizim vazifemiz.
Onlarla konuş.
Onlar için dua et.
Onlara tebrikler.
Onlara göz kulak ol.
ona rağmen sahiplendiler
Onlar birbirleriyle konuşuyor.
Biz onlar için çalışacağız.
Onlar kendilerine hayranlık duyuyorlardı.
Ben onlar için çalışıyorum.
Onlarla birlikte çalıştım.
Onlarla konuşmaktan zevk alıyorum.
Onlarla birlikte çalışmayı seviyorum.
Ben hala onlara kızgınım.
ben de bu yüzden azmettim.
İkisini de doyuran avları anne indiriyor.
Hem de 50 taneden fazlasını.
onlardan biri olarak kabul edilmiştim.
geleceğim onlara da geleceğim
onlarla vakit geçiriyor
bizim için at onları için tırtıl
O onlara sert davranıyor.
Onlardan hiçbiri mevcut değil.
Onlardan ikisi boğuldu.
Köpek onların.
Onlar için mutluyum.
Onlarla hiç kavga etmiyorum.
Onlara güvenebiliriz.
Ben sadece onlar için üzülüyorum.
Sadece onlar bizi kurtarabilir.
Yetişkinler kendi aralarında konuşuyordu.
Ben sık sık onlarla birlikte balık tutmaya giderim.
Onların ne oldu?
öz güvenlerini kaybederler.
ve daha sonra atfettikleri daha yüksek gücü onurlandırmak için
kelimenin kendisinin tehlikesi,
...çitalar da av yakalamış.
kendilerine onur ve saygıyla
Onlara Bill Anders katıldı.
Bu batıl inanç onların arasında hala devam ediyor.
İkizler birbirinden ayırt edilemez.
O onların hepsinin en yaşlısı.
Onlarla geri dönemem.
Onlarla gitmeyi düşünüyorum.
Onlardan hangisi senin erkek kardeşindir?
Onlardan hangisi benim?
Onlar için ne yapabilirim?
Kardeşin onlarla mı?
- Onlarla poker oynuyor.
- Onlarla poker oynar.
O onlar oluyor.
Onları eve götürmeliyiz.
Onların arkasındaki adam piyano çalıyor.
Onlar söylediklerini sadece kendileri anlıyor.
Asla onlarla birlikte çalışmadım.
Onlarla buraya geldim.
Onlarla tamamen aynı fikirdeyim.
O onlarla poker oynar.
Onlardan otuz dördü avukattı.
Onlardan bazıları intihar etti.
Onlardan biri orada değildi.
Bana yanlarında bir sandalye verdiler.
Memelilerin çoğu östrus dönem geçirir.
İşte bu arkadaşlarım için.
Çoğu, okulu bırakıyor çünkü endişe içindeler;
ve ansızın evlerini görmeye başlıyorlar.
dürüst davranmaları için herhangi bir
Onlarla uzlaşmaya çalıştık.
O, onlara karşı çok nazikti.
Büyük olasılıkla, onlar varmadan önce varırız.
Onlara karşı küstah değilim.
Onlar sayesinde hiçbir sorunum olmayacak.
Onlar için biraz parafin satın alacağız.
işe gelmeyi seçerler.
Onlardan her biri bir şarkı söyledi.
Onlar için yapabileceğimiz hiçbir şey yoktu.
Onlarla ilişkileri kopardık.
Çocuklar kendi kaderlerine bırakıldılar.
Onların dediğine göre, o çocuk şarkı söylemede çok iyi.
Onlarla ortak bir şeyim yoktu.
Onlardan biri Tom'un arkadaşıydı.
O onlardan önce oraya vardı.
Biz onlar için birkaç kek pişirdik.
Askerler eve dönmeye başladı.
Ben onların birçoğuyla arkadaşım.
Sorunu onlarla yarın ele alacağız.
Zaten herkesin eve gitmesini söyledim.
Onlardan bazıları benim arkadaşlarım.
Kendilerine nazik davranmazlar.
onlara güvenmeye başladım.
Onlara da kimse inanmamış,
çünkü ya bunu bizzat tecrübe etmişlerdi
Yarısı hemen gülmeye başladı,
Çin'in kullanıcılarının %98'i mobilde aktif.
Arkadaş bulamazsa soğukta tek başına tehlikeli bir gece geçirecek.
Ölümle burun buruna olanlar onlar