Examples of using "Reposer" in a sentence and their turkish translations:
- Dinlenebilirsin.
- Dinlenebilirsiniz.
Tom'un dinlenmesine izin ver.
Dinlenmeye çalış.
Dinlenmeliyim.
Dinlenmelisin.
Dinlenmelisin.
Dinlenebilirsiniz.
Dinlenmeye çalış.
Dinlenmek istiyorum.
Ben dinlenebilirim.
Dinlenebiliriz.
O, dinlenebilir.
Ben dinlenmeye çalışıyorum.
Ruhun huzur içinde yatsın.
Biraz dinleneyim.
Biraz dinlenme zamanı.
Sadece dinlenmek istiyorum.
Canım dinlenmek istiyor.
Tom dinlenmek istiyor mu?
İstirahat etmen gerekiyor.
Durup dinlenelim.
Şimdi dinlenmek zorundayım.
Yarın dinlenebilirim.
Benim dinlenmem gerekiyor.
- Oturup dinlenmen gerekiyor.
- Oturup nefeslenmelisin.
Burada bir saniye dinlenebilir miyiz?
Yorgun olduğun için dinlenmelisin.
Bir süre dinlenebilir miyim?
Dinlenmek istemiyorum.
Onun dinlenmesi gerekiyordu.
Biraz dinlenmek zorundasın.
Doktoru ona dinlenmesini emretti.
Ben ona dinlenmesini tavsiye ettim.
"Ben ölecek miyim?" "Hayır, dinleneceksin."
Birkaç gün dinleneceğim.
Dinlenmek için uzandım.
Sen hastasın. Dinlenmek zorundasın.
Sadece biraz dinlenmem gerekiyor.
Öğle yemeğinden sonra dinlenebiliriz.
Dinlenmek için evde kaldım.
- Bir süre dinlenmen gerektiğini düşünüyorum.
- Bence bir süre dinlenmelisin.
Doktor ona dinlenmesi gerektiğini söyledi.
Yorgun olduğuna göre, dinlenmelisin.
Yorgun olduğunuza göre, dinlenmelisiniz.
Uzanmak ve bir süre dinlenmek istiyorum.
Evde kaldım bu yüzden dinlenebildim.
Sanırım dinlensen iyi olur.
Yolculuk uzundu ve dinlenmek istiyorum.
Tom, bütün gün çalışıyordu, dinlenmek istedi.
O, gerçeği öğreninceye kadar dinlenemedi.
Mademki yorgunsun dinlensen iyi olur.
- Duralım ve dinlenelim.
- Durup dinlenelim.
Bütün yapmak istediğimiz oturmak ve dinlenmek.
Dün yoruldum ve dinlenmeye ihtiyacım var.
Ya da şu büyük kayalıkların altında kendimize gölge bir yer arayabilir
zamanı geldi deyip babasına rest çekip şirketten ayrılıyor
Yorgun görünüyorsun. Bir veya iki saat istirahat etmelisin.
Çalışmaya geri dönmeden önce biraz dinlenmeye karar verdim.
Yorgunum. Dışarı çıkmadan biraz dinlenmem lazım.
Rahatlamak istediğinde ve boş zamanında ne yapmak istersin?
Sanırım dinlensen iyi olur; hasta görünüyorsun.
O, evde dinleniyor ve sınav için hazırlanıyor.
Ben dinlenmek istiyorum.
Tom Mary'ye dinlenmesini tavsiye etti.
Tembellik, yorulmadan önce dinlenme alışkanlığından başka bir şey değildir.
Güneş ışığında kafam dönmeye başladı ve dinlenmek için çim üzerinde uzandım.