Examples of using "Professeur" in a sentence and their turkish translations:
- Bir öğretmendim.
- Ben bir öğretmendim.
- Ben öğretmendim.
Ben öğretmenim.
Öğretmenimin bana sürekli söylediği bir şey var
yahu koskoca öğretmen
Sen bir profesörsün.
Profesör gülümsedi.
İşte öğretmenimiz geliyor.
Ben bir profesörüm.
Sen bir profesörsün.
- Yumi öğretmen olacak.
- Yumi bir öğretmen olacak.
O bir profesör.
Burada bir öğretmendim.
Bir öğretmen olmak istiyorum.
Öğretmen sırtıma hafifçe vurdu.
İngilizce öğretmeni olmak istiyorum.
Öğretmen kolayca not verir.
O, İtalyanca dil öğretmenidir.
O senin öğretmenin mi?
Benim annem bir öğretmendir.
Tom bir öğretmen olmak istiyor.
Onun öğretmeninin adı nedir?
Ben üniversite profesörüyüm, ...
Erkek kardeşim öğretmendir.
Ben bir İspanyolca profesörüyüm.
Harika bir öğretmenim vardı.
Ben bir İngilizce öğretmeniyim.
Google benim öğretmenim.
Öğretmen Çinlidir.
Tom bir tarih öğretmeni.
- Ben bir öğretmenim.
- Ben öğretmenim.
Yeni öğretmen öğretmenden çok bir arkadaş gibi.
Fransızca öğretmeniniz kim?
- O bir İngilizce öğretmenidir.
- O bir İngilizce öğretmeni.
sınıf öğretmenim benden nefret etmişti.
Öğretmenimiz tahtaya çıktı.
bir ortaokul öğretmeni ile.
İşte size bir ortaokul öğretmeni,
Betty bir dans öğretmeni.
O, bir öğretmenin gözdesi.
Onlar öğretmenden korkardı.
O bizim İngilizce öğretmenimiz.
Tom, iyi bir öğretmen olacak.
Bir öğretmen olduğuma pişmanım.
Öğretmenimiz şaşırmış görünüyordu.
O bir öğretmen ve romancı.
Onların sınıf öğretmeni kimdir?
Kız kardeşim İngilizce öğretmenidir.
Onlar öğretmenden korkarlar.
Öğretmen kitap okuyor.
Babam bir İngilizce öğretmenidir.
Sen çok iyi bir öğretmensin.
Tom iyi bir öğretmendir.
Bizim yeni öğretmenimiz orada.
Tom bir piyano öğretmeniydi.
Tom gerçekten bir öğretmen değil.
Öğretmen tahtaya yazıyor.
Tom asla öğretmenini dinlemez.
Sen iyi bir öğretmendin.
Ben iyi bir öğretmenim.
O, başıyla öğretmenini selamladı.
Onlar öğretmenlerini beklediler.
O, hocasını aptal yerine koydu.
Tom deneyimli bir öğretmendir.
Ben spor öğretmeniyim.
Öğretmenle tanışmak istiyorum.
Sami bir Arapça öğretmeni olmak istiyor.
Tom benim gibi bir öğretmendir.
Hiç öğretmenlik yaptın mı?
Öğrenciler öğretmenlerini selamladı.
Öğretmeninizin neyi bilmesini isterdiniz?
Öğretmenim beni arabayla eve götürdü
Tom çoğunlukla öğretmenle şakalar yapardı.
Öğretmen soru yağmuruna tutuldu.
Onun öğretmeni onu övdü.
Bir üniversite profesörü olmak onun hayali oldu.
Öğretmene soralım.
O bir öğretmen ve ben de öyle.
O, bizim okulumuzda bir öğretmendir.
Çince öğretmenin kim?
Annem bir psikoloji öğretmeni.
- O, Leeds'te bir İngilizce profesörüdür.
- Kendisi Leeds'te İngilizce hocası.
O çok iyi bir öğretmendir.