Examples of using "J’étais" in a sentence and their turkish translations:
Kafam biraz karıştı.
Korktum.
Çıplaktım.
Çıplaktım.
- Bir öğretmendim.
- Ben bir öğretmendim.
- Ben öğretmendim.
Problemi çözebildim.
Çok küçüktüm.
Avustralya'da olduğumu unuttum.
Korktum.
Daha genç olsam, okumak için yurt dışına giderim.
İşimden dolayı yorgundum.
Bu, ben ortaokuldayken annemin bana öğrettiği bir söz.
Eşcinsel olduğumu bilmiyordu.
Kabul ettiğimi göstermek için başımı salladım.
- Yerinde olsam onu önemsemem.
- Yerinde olsam onu görmezden gelirim.
Ben de tam aynı şeyi düşünüyordum.
Dün gece erken yatmaya gittim çünkü gerçekten çok yorgundum.
Oradayken, Onagawa nükleer santralinden de haberim oldu.
Gençken bu kitabı üç kere okuduğumu hatırlarım.
- Konuşmadım.
- Ben suskundum.
Yerinde olsam onu önemsemem.
Yabancılık hissediyorum.
8:30'dan 2:30'a kadar Tom'laydım.
Sınıfta yalnızdım.
Paris'te kalırken, ona rastladım.
- Yerinde olsam onu yapmam.
- Yerinde olsam, yapmam.
- Yerinde olsam, öyle yapmam.
- Senin yerinde olsam, onu yapmazdım.