Examples of using "Porta" in a sentence and their turkish translations:
Tom gönüllü oldu.
Tom, Mary'yi omuzlarında taşıdı.
O, kutuyu üst kata taşıdı.
O koyu mavi bir eşarp taktı.
Tom bir kamuflaj ceket giydi.
O, ellerini onun alnına koydu.
O bir şikayette bulundu.
Onun çantasını taşıdı.
O, güzel bir elbise giymişti.
O, bardağı dudaklarına kaldırdı ve onu bir yudumda bitirdi.
O bir sabah ceketi giydi.
Cadılar bayramı için bir korsan elbisesi giydi.
Onunla birlikte toplantıya gitmek için gönüllü oldu.