Translation of "Parfum " in Turkish

J'adore son parfum !

Onun parfümünü seviyorum.

J'aime ce parfum.

Bu parfümü seviyorum.

Ce parfum sent bon.

O parfüm güzel kokuyor.

- Aimes-tu ce parfum ?
- Est-ce que ce parfum te plait ?

Bu parfümü beğeniyor musun?

- Un parfum de lys emplit la chambre.
- Un parfum de lys emplit la pièce.

Zambakların kokusu odayı doldurdu.

- Quel est ton parfum de glace préféré ?
- Quel est votre parfum de glace préféré ?

Favori dondurma çeşnin nedir?

Quand les fleurs s'ouvrent, leur parfum

Çiçekler açınca, tatlı kokuları...

Cette fleur exhale un parfum entêtant.

O çiçeğin güçlü bir kokusu var.

Ces fleurs ont un parfum unique.

Bu çiçeklerin eşsiz bir kokusu var.

J'aime le parfum de cette fleur.

Bu çiçeğin kokma şeklini seviyorum.

Le parfum des fleurs m'enivrent quasiment.

Çiçeklerin kokusu beni neredeyse sarhoş yapar.

Son parfum exotique a une odeur subtile.

Onun egzotik parfümünün hoş bir kokusu var.

Est-ce que c'est un nouveau parfum ?

O yeni bir parfüm mü?

Cette fleur-ci exhale un doux parfum.

Bu çiçek tatlı bir koku verir.

Le parfum des fleurs printanières flottait dans l'air.

Havada ilkbahar çiçeklerinin kokusu vardı.

J'ai décidé de ne plus acheter le parfum.

Artık parfüm almamaya karar verdim.

- Ton parfum est délicieux.
- Tu sens super bon.

Harika kokuyorsun.

Tom pense que les américaines mettent trop de parfum.

Tom Amerika'daki kadınların çok parfüm sürdüklerini düşünüyor.

- Cette fleur sent bon.
- Cette fleur exhale un merveilleux parfum.

- Bu çiçek güzel kokuyor.
- Bu çiçek tatlı kokuyor.

- Les roses sentent bon.
- Les roses ont un parfum agréable.

Güllerin güzel kokusu vardır.

Il n'y a rien de tel que le parfum du café torréfié.

Kavrulmuş kahvenin kokusu gibi bir şey yok.