Examples of using "Pénétré" in a sentence and their turkish translations:
Buraya nasıl girdin?
Eve nasıl girdiniz?
Davetsiz bir misafir Dan'ın odasına girdi.
Ben içeri gittim.
Hırsız pencereden eve erişim sağladı.
Birisi odaya girdi.
Annem odama girdi.
Dün, eve bir hırsız girdi.
Müzeye yanlış kapıdan girdim. Daha dikkatli olmalıydım.
Sistemimize kimin saldırdığını bulmanın zor olmayacağından eminim.
Ben girer girmez, o, odayı terk etti.
Sen evime nasıl girdin?