Translation of "Libéré" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Libéré" in a sentence and their turkish translations:

L'argent l'a libéré.

Para onu özgürleştirdi.

Tom a été libéré.

Tom serbest bırakıldı.

Quand sera-t-il libéré ?

Ne zaman serbest bırakılacak?

Un tel virus était-il censé être libéré?

böyle bir virüsün çıkması mı gerekiyordu?

- Tom a libéré Marie.
- Tom a relâché Marie.

Tom, Mary'yi serbest bıraktı.

Après le procès, ils ont libéré les prisonniers.

Duruşmadan sonra, onlar mahkumları serbest bıraktı.

Mais 1 million de dollars est libéré sous caution

Fakat 1 milyon dolar kefaletle serbest kalıyor

Ce vieil homme a libéré le renardeau du piège.

Yaşlı adam küçük tilkiyi tuzaktan kurtardı.

Arrêté en possession de cocaïne mais libéré faute de cellules disponibles.

Kokainle yakalandı,ama hiç yer olmadığı için serbest bırakıldı.

- On vient de me donner congé.
- Je viens d'être libéré de mon service.

Az önce izin aldım.

Il a été libéré sur parole après avoir servi onze années de sa peine.

O, on bir sene hapis yattıktan sonra şartlı tahliye edilmişti.