Examples of using "L'honnêteté" in a sentence and their turkish translations:
Dürüstlük öder.
Doğruluk çok önemlidir.
Dürüstlük bir erdemdir.
Dürüstlük uzun vadede karşılığını alır.
Dürüstlük en iyi politikadır.
Dürüstlük, sanırım, en iyi politika.
Dürüstlük her zaman en iyi politika değildir.
Dürüstlük başarının garantisi değildir.
Dürüstlük onun başarısı için temel nedendir.
Dürüstlüğün uzun vadede ödeme yaptığına seni temin edebilirim.
Dürüstlük, dünyadaki en güzel şeylerden birisidir.
Dürüstlüğün ödemediği durumlar vardır.
Toplam dürüstlüğe dayalı bir ilişki başarısızlığa mahkûmdur.
Dürüstlüğün en iyi politika olduğunu söylemeye gerek yok.
Başarının anahtarının dürüstlük olduğunu söylemeye gerek bile yoktur.
Ebeveynler çocuklarını dürüstlük ve sıkı çalışmanın önemi üzerine etkilemeye çalışıyorlar.