Examples of using "D'expérience" in a sentence and their turkish translations:
Hiç deneyimim yok.
O deneyimden yoksundur.
O çok tecrübeli.
O çok deneyimlidir.
- O yeterli deneyime sahip değil.
- Onun yeterli deneyimi yok.
O yeterli deneyime sahip değil.
Bunu senden daha uzun süredir yapıyorum.
Tom'dan daha fazla deneyimim var.
Deneyimlerime dayanarak söylüyorum.
Onun dahiliği onun deneyim eksikliğini telafi eder.
Sorun onun deneyimden yoksun olması.
Onun tecrübe eksikliğini hesaba katmalısın.
O çok deneyimli bir adam.
Biz bir asistan istiyoruz, tercihen deneyimli birisi.
Biz deneyimliyiz.
Onun diğerlerinden daha fazla deneyimi var.
- Yeterince deneyim sahibi değilsin.
- Yeterli deneyimin yok.
Korkarım ki hiç deneyimim yok.
Seninki kadar çok deneyimim yok.
Uluslararası konularla ilgili çok az deneyimi var.
Tom'un Mary'den daha fazla deneyimi var.
Hala fazla iş tecrübesi yok.
Mahkemelerde yıllarca tecrübem var.
O üniversiteden yeni mezundur, bu yüzden hiç deneyimi yok.
Tom'un o tür bir sorunla ilgilenmek için yeterli deneyimi yoktu.
ve kendi kendime bir deney yapmaya karar verdim.
İşini değerlendirirken, onun deneyim eksikliğini de hesaba katmalıyız.
Senin hâlâ yeterli deneyimin yok.
ama bunda sorun yoktu çünkü bu alanda onlarca yıllık deneyimim vardı -
Onun çalışmalarını eleştirirken henüz tecrübesiz olduğunu hesaba katmalısın.