Translation of "D'allumer" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "D'allumer" in a sentence and their turkish translations:

Merci d'allumer la lumière.

Lütfen ışığı açın.

Avez-vous vu Tom essayer d'allumer un feu ?

Tom'un ateş yakmaya çalıştığını gördün mü?

Peux-tu me faire le plaisir d'allumer la télé ?

TV'yi açar mısın?

Ça s'est obscurci. Merci d'allumer la lumière pour moi.

Hava karardı. Lütfen benim için ışığı açar mısın?

Est-ce que ça te dérange d'allumer la télé ?

Televizyonu açmamın bir sakıncası var mı?