Examples of using "Certain" in a sentence and their turkish translations:
Kesinlikle bilmiyorsun.
amaçları ise belli
Ondan tamamen eminim.
Ben bundan eminim.
Ben onun geleceğinden eminim.
Eminim.
Ben onun kesinlikle geliyor olduğunu düşünüyorum.
Hatalı olduğu kesin.
Ben başarıdan eminim.
O, kesinlikle başaracak.
Bundan eminim.
Onun onaylayacağından eminim.
Ben onun kabul edeceğine eminim.
Tom kazanacağından emin.
Ben onun kazanacağından eminim.
O belli bir politikacının desteğine sahip.
Bunu yapıp yapmayacağımdan emin değildim.
Ben eminim.
O, kesinlikle başarılı olacak.
Onun oğlu kesinlikle başaracak.
Ben emin olamam.
Bu bir süre alabilir.
Bu biraz zaman alabilir.
Hiçbir sorun olmayacağından eminim.
Onun hatalı olduğuna eminim.
Onun sözünde duracağından eminim.
Bunu yapmak ciddi cesaret gerektirir.
Onun yarın ayrılacağı kesindir.
Ben haklarımdan eminim.
- Cevabından emin misin?
- Cevabınızdan emin misiniz?
Onun dürüstlüğünden güvence duyuyorum.
Başarından eminim.
Onun buraya geleceği kesin.
Bay Smith diye biri sizinle görüşmek için geldi.
Arkadaşlarımı kesinlikle özleyeceğim.
Sadece emin olmak istiyorum.
koruma sağlamak için oluşturuldu.
Bütün bunlar “Ölüm geliyor, kesin.
Bu kadar emin olamazsın.
Herhangi bir kış gününde ona rastladım.
Bay Marconi diye biri seni görmek istiyor.
Ben bir yolunu bulacağıma eminim.
Hiçbir şey ölümden daha kesin değildir.
Bir süre olmayacağım.
Bir süre burada oturalım.
Daha iyi yapabileceğimden eminim.
Onun yakında ortaya çıkacağından eminim.
Bir bakıma, haklısın.
Bazen bir deniz mahsulüne dokunduğumda
Ama yolculuğum esnasında bir yerde
belli bir algoraitma düzeni içerisinde düzenli bir şekilde bizim karşımıza çıkarıyor.
Sizi Bay Kimura diye birisi arıyor.
Tom onu bir daha hiç görmeyeceğinden emindi.
Onun büyük bir şarkıcı olacağına eminim.
Kesin olarak bildiğim tüm şey bu.
Bu konuda yüzde yüz eminim.
O, bir sonraki sınavı geçeceğinden emin.
- İyi niyetli olduğuna eminim.
- Niyetinizin halis olduğuna eminim.
Reddedilmeyeceğinden eminim.
Tom'un onu yapabileceğinden oldukça eminim.
Eminim ki annem çok kızacak.
Bütün tahminler belirli bir ölçüde belirsizlik içerirler.
Onu çok özleyeceğimizden eminim.
Ben onun olmayacağından oldukça eminim.
Onun yetenekli bir sanatçı olduğundan şüphe etmeye yer yok.
Bay Brown diye birinden telefon var.
Eski yazlığın bu konuda belirli bir çekiciliği vardır.
Birkaç soru hakkında bilgi almak istiyorum.
bir süre sonra artık kendini belli etmeye başlıyor
bölgesel olarak kalıyor ve yok oluyor bir süre sonra
Bir süre sonra hammaddesiz kalan ülkeler
Ona belli bir genç doktor tarafından bakıldı.
Birkaç bilet peşin olarak satıldı.
Beni hayal kırıklığına uğratmayacağınızdan eminim.
Senin yokluğunda Bay West adında biri aradı.
Eminim birçok sorun var.
Onu daha önce hiç görmediğime eminim.
Ben olumluyum.
Tom ne yapacağından emin değildi.
Onun bir kız arkadaşının olmadığına emin misin?
O, bir süre yürümeye devam etti.
Bir süre burada bizimle kalacaksın.
Ben onun hakkında emin değilim.
Yaratıcılık belirli bir grup insana ait değildir.
işitmenize zarar verecek bir şey yaptığınızdan emin olabilirsiniz,
bunlar bir süre sonra çarpışabilir
uygulayalım uygulayalım. Bir süre sonra ne olacak?
çok sayıda geliştirici ve muhasebeciye ek olarak çok sayıda mühendis ve mimara
Onun geleceğinden eminim.
Emin değilim.