Examples of using "Bruns" in a sentence and their turkish translations:
Onların siyah saçı var.
Onların siyah saçı var.
- Koyu kahverengi saçları vardı.
- Saçı kahverengiydi.
Jason'un kahverengi gözleri var.
Tom'un kahverengi saçı var.
- Tom ve Mary her ikisi de kahverengi şapka giyiyorlar.
- Hem Tom hem de Mary kahverengi şapka giyiyorlar.
Saçlarım ağarmadan önce kahverengiydı.
O, elini dalgalı kahverengi saçının içinden geçiriyor.
O bütün uzun güzel kahverengi saçlarını kesti ve bir oğlanın kıyafetlerini giydi.