Examples of using "Belge" in a sentence and their turkish translations:
Jacques bir Belçikalı adıdır.
Belçikalı diye bir şey yok, yalnızca Valonlar ve Flamanlar var.
Bir Belçika mezarlığındaki korkunç helikopter kazası, kurtarıcılar şimdiden 500'den fazla ceset çıkardılar.
İngiliz, Belçikalı ve Hollandalı bir meyhaneye girer ve tezgahta otururlar. Barmen söyler, "Bir dakika bekleyin, bu bir şaka mı ne?"