Examples of using "Aille" in a sentence and their turkish translations:
Onun oraya gitmesini istiyorum.
Onun oraya gitmesini istedim.
Gitmemi istiyor musun?
Gitme zamanım geldi.
Gitmemi istersen, giderim.
O elbisenin ona uyduğunu düşünüyor musunuz?
Keşke üniversiteye gitseydim.
Şimdi gitmemi istiyor musun?
Ona yalnız gitmesini önerdim.
- Şimdi gitmek zorundayım.
- Şimdi gitmeliyim.
Her şeyin canı cehenneme.
Tom gitmem için ısrar etti.
Biz gerçekten kendi yolumuzda olmak zorundayız.
Onun terk etmesini istiyorum.
Gitmemiz gerek.
Gerçekten gitmemi istiyor musun?
O, o nereye giderse gitsin onu izleyeceğini söyledi.
Kim giderse gitsin, kabul edilecektir.
Gitmemi istersen giderim.
Charles hastaneye gitmek zorunda.
Nereye giderse gitsin köpeği onu takip eder.
Ben onun hemen ayrılmasını istiyorum.
O deliğe girmeden önce yakalamaya çalışalım.
Çocuklar, gitme zamanım.
Tom'un gitmesini istemiyoruz.
Onun iyileşmesi biraz zaman alacak.
Şimdi gitmeliyim.
- Onun terk etmesini istiyorum.
- Onun gitmesini istiyorum.
- Onun gitmesi ya da kalması umurumda değil.
- İster gitsin ister kalsın umurumda değil.
Onun gitmesini ve kendisini huzur içinde bırakmasını istiyor.
Bu ceketle giden bir kravat istiyorum.
Gitmeliyim.
Pekala, gidiyor olmalıyım.
Şimdi gitmeliyim.
Şimdi gitmek zorundayım. Yakalanacak bir uçağım var.
Git ve o ayrılmadan önce ona elveda de.
Gitmemi istemezsen gitmem.
Tom'un bana yiyecek bir şey almaya gitmesini istiyorum.
Gitmek zorunda kaldım.
Şimdi gitmek zorundayım.
Onun oraya yalnız gitmesine itiraz ediyorum.
Bugün senin için her şeyin iyi gideceğini umuyorum.
Bu gömleğin o kırmızı kravatla uyacağını sanmıyorum.
Motoru açık bıraktığım için kısa sürede gitmeliyim.
Seninle oraya gitmemi ister misin?
Herkes gitmemi istiyor ama canım gitmek istemiyor.
- Şimdi gitmek zorundayım.
- Şimdi gitmeliyim.
- Şimdi gitmem gerek.
Ona gitmesi için izin verdim.
Tom hastaneye gitmek zorunda.
Benim yeni elbiseme uyacak olan şapkayı seçmemde bana yardım et lütfen.
Şimdi gitmeliyim.
Gitmemin bir sakıncası var mı?
Yağmur yağsa bile gitmek zorundayım.
Gitsem iyi bir fikir olur.
O, onun yurt dışına gitmesini istemiyordu.
Tom'un hapishaneye gitmesini istemiyorum.
Gitmeliyim.
O nereye gitse karısı onunla birlikte gider.
- Gitmeliyim.
- Şimdi gitmek zorundayım.
- Şimdi gitmeliyim.
- Gitmem gerek.
- Ben gitmeliyim.
- Şimdi gitmem gerek.
Onun eve yalnız gitmesinin doğru olduğunu düşünmüyorum.
Bu takım elbise ile gidecek bir kravat seçmeme yardım et.
Sanırım yakın gelecekte Tom'un Boston'a gitmesi muhtemel.
Yalnız gitmeliyim.