Examples of using "Kipua" in a sentence and their turkish translations:
İşte acıyı o an hissettim...
O, keskin bir acı hissetti.
- Bu acıya katlanamıyorum.
- Bu acıya dayanamıyorum.
- Bu ağrıya dayanamıyorum.
Acıya daha fazla katlanamam.
Tom artık ağrıya dayanamadı.
- Ağrıyı kesmek için biraz ilaca ihtiyacım var.
- Ağrıyı dindirmek için biraz ilaca ihtiyacım var.
Yakıcı bir acı hissetti, kıvrandıracak şiddetteydi.
Tuhaf gelebilir, hiç acı hissetmedim.
Ben artık neredeyse acı hissetmiyorum.
Bu örümceğin ısırması şiddetli ağrıya sebep olur.
Tom artık ağrıya tahammül edemediği zaman, hastaneye gitti.