Examples of using "Kärsivät" in a sentence and their turkish translations:
Birçok insan artık saman nezlesinin üstesinden geliyorlar.
Şistozomiazis milyonlarca insanı etkileyen ve ağır sakatlıklara ve hatta ölüme yol açabilen tropikal bir hastalıktır.
Dünyada yeterli yiyecek vardır; insanlar siyaset yüzünden açlık çekiyorlar.