Translation of "Widely" in Turkish

0.014 sec.

Examples of using "Widely" in a sentence and their turkish translations:

- She is widely known.
- He is widely known.

O yaygın olarak tanınmaktadır.

He yawned widely.

O, ağzını ayırarak esnedi.

She is widely known.

O yaygın olarak tanınmaktadır.

This magazine circulates widely.

Bu dergi yaygın olarak dolaşır.

These insects are widely distributed.

Bu böcekler geniş bir alana yayıldılar.

This magazine is widely read.

Bu dergi çok okunmaktadır.

That novel was widely read.

O roman geniş ölçüde okundu.

It hasn't been widely adopted.

Bu geniş ölçüde benimsenmedi.

- He yawned widely.
- He yawned heavily.

O yoğun esnedi.

Tea is widely grown in India.

Çay geniş ölçüde Hindistan'da yetiştirilir.

His name was becoming widely known.

Onun adı yaygın olarak biliniyordu.

The old belief is still widely current.

Eski inanç hala yaygın olarak geçerlidir.

Spanish is widely spoken in South America.

İspanyolca, Güney Amerika'da yaygın bir biçimde konuşulur.

Driverless cars are now widely in use.

Sürücüsüz arabalar artık yaygın olarak kullanımda.

Iron is the most widely used metal.

Demir en yaygın olarak kullanılan metaldir.

This book is widely available in libraries.

Bu kitap kütüphanelerde yaygın olarak mevcuttur.

Years ago this principle was widely recognized.

Yıllar önce bu ilke yaygın olarak tanınmıştır.

This plant is widely used as medicine.

Bu bitki yaygın olarak ilaç olarak kullanılır.

Swahili is widely spoken in eastern Africa.

- Swahili, Doğu Afrika'da yaygın olarak konuşulmaktadır.
- Swahili, Doğu Afrika'da yaygın olarak konuşulur.

Caffeine is the most widely consumed psychoactive drug.

Kafein en yaygın tüketilen psikoaktif ilaçtır.

Steel is a widely-used material in civil construction.

Çelik sivil inşaatta yaygın olarak kullanılan bir malzeme.

This book has become widely read in our country.

Bu, ülkemizde çok okunan bir kitap oldu.

The term "qipao" is widely used in Northern China.

"Qipao" terimi Kuzey Çin'de yaygın olarak kullanılır.

The guillotine was widely used during the French Revolution.

Giyotin, Fransız Devrimi sırasında yaygın bir şekilde kullanıldı.

The abacus was widely used in the Middle Ages.

Abaküs, Orta Çağ'da yaygın olarak kullanılmıştır.

Tom was widely accused in the Western media of election fraud.

Tom, Batı medyasında yaygın bir biçimde seçim hilesiyle suçlandı.

Terrace farming is widely practiced in the mountainous regions of China.

Teras çiftçiliği Çin'in dağlık bölgelerinde yaygın olarak uygulanmaktadır.

English is by far the most widely-spoken language in the world.

İngilizce dünyada en yaygın konuşulan dildir.

Patio dining for breakfast is widely practiced in urban areas of France.

Sabah kahvaltısı için veranda yemeği Fransa'nın kentsel alanlarında yaygın olarak uygulanmaktadır.

Suchet was a brilliant commander, widely-regarded as the best administrator in Napoleon’s

en iyi idarecisi olarak kabul edilen parlak bir komutandı

There is no denying that English is the most widely spoken language in the world.

Dünyada İngilizce'nin en yaygın şekilde konuşulan dil olduğunu inkar etmek yok.

"Sauna" is one of the few widely used words that have been borrowed from Finnish.

"Sauna" Finceden ödünç alınmış yaygın olarak kullanılan birkaç sözcükten biridir.

Davout was widely blamed for not turning back to  rescue him, even though it would’ve been suicidal.

Krasny'de kesilince Davout, intihara meyilli olsa bile onu kurtarmak için geri dönmediği için yaygın bir şekilde suçlandı.

The impact of Emmet's theory on physics has been widely discussed, but this is not my concern in this paper.

Emmet'in fizikteki teorisinin etkisi çokça tartışılmış, ancak bu yazıda benim kaygım bu değil.

The Russian language is a Slavic language spoken natively in Russia, Belarus, Ukraine, Kazakhstan and Kyrgyzstan, and is widely used, although without official imprimatur, in Latvia, Estonia and many other countries that form the constituent republics of the former Soviet Union.

Rus dili anadil olarak eski Sovyetler Birliği'nin kurucu cumhuriyetlerini oluşturan Rusya, Beyaz Rusya, Ukrayna, Kazakistan ve Kırgızistan'da konuşulan ve Letonya, Estonya ve başka birçok ülkede resmi olmamasına karşın yaygın olarak kullanılan bir Slav dilidir.