Examples of using "Trail" in a sentence and their turkish translations:
Ben bu yolu takip edeceğim.
arkasında ise iz kalıyor
İz başta kaba görünüyordu.
Bu patika nereye çıkıyor?
Bu iz nereye gidiyor?
- Oğlanlar dil becerileri konusunda kızları izler.
- Oğlanlar dil becerileri konusunda kızların gerisindedir.
İz açıkça işaretlenmemişti.
Bu keçi yolu nereye gidiyor?
Ormanın içinde bir patika var.
Mutfaktaki pastırma sırasında e önde olmak için
hatta yeni ve güzel bir sahil yolunu bile.
Araba bir toz izi bıraktı.
Dedektif Dan Anderson başka bir iz aldı.
Benim evim bir bisiklet patikasının yanında.
bu iz milyonlarca km uzunluğa bile ulaşabiliyor
Patikanın sonunda bir köy var.
Dedektif Dan Anderson bir tazı gibi iz üzerinde kaldı.
Bedeni hafifçe öne eğilmiş, kokunun izini takip ediyordu.
Bu yol sizi nereye götürür?
Sonraki yıl Kanada dağlarında binicilik yaptım.
Çoğu zaman geldiğiniz yolu işaretlemek de iyi bir fikirdir.
Bakın, görebilirsiniz. Burası daha önce işaretlediğim yol.
ilerideki güzergâh da zor kararlar almayı gerektiren engellerle dolu olacak demektir.
Tom ve Meryem Fransa'daki hac yolu yürüyüşünün keyfini çıkarıyor.
Geri dönmek zorundaydım. Yürüyüş parkurunda çok sıcaktı.
Bakın, sonra da yolu işaretlemek için bunu her yere sıçratabilirim.
Bu patika nereye gidiyor?